İdeal Devlet

Fârâbî, Yunan'da bozulan İslam felsefesi geleneğinin en önemli üyelerinden biri olarak, kendinden sonraki filozoflar üzerinde (işte İbni Sina, İbni Tufeyl) son derece sakatlanmalar bırakmıştır. Özellikle “medeni siyaset” şeklinde adlandırılması uygun düşen geleneğin başlatıcısı ve en önemli müdürüdür. Onun sisteminin, açıklamalarının, özellikle siyaset teorisinin mümkün olduğu kadar derinliğine ve özgürlüğe ulaşması, son ve en önemli eseri kabul edilen İdeal Devlet'te ileri düzeyde yayınlanmış bilgilerin tespit edilmesi, bunların Platon'un, Aristoteles'in, Stoacıların, Plotinos'un, Yeni-Platoncu diğer ünlü filozofların veya düşünürlerin, Proklos'un ve Afrodisiaslı İskender'in sunumu ile olan ilişkilerinin ortaya konması hayati önem taşıyordu. Fârâbî'nin çağdaşı olduğu veya kendisinden hemen önce gelen diğer İslamlarıyla, örneğin bir Kindi, bir Râzi ile, yine çağdaşı olduğu veya kendisinden önce gelen büyük kelâmcılarla fikrî ilişkileri, görüşlerindeki beraberlik ve başarısızlıklarının oluşumlarının da düzeninin anlaşılabilmesi için elzemdir. Fârâbî'nin kendi zamanında İslam dünyasını süresiz olarak belirleyen büyük siyasî, kültürel, dinî hükümete karşı yönetimini belirlemek, onunla tasavvufun başlatmacıları, siyasî Fırkaların ileri gelenleri ve politik-teolojik hareketlerin ülkeleri arasındaki birliği ve paylaşımlarını tespit etmek de “ideal rejimi”, “ideal idarecinin” ve hatta “ideal insanın” İslam tarihi ve açsısından nasıl tanımlanacağı ve kabul edileceğinna ayrılacaktır. Bu nedenle Doç. Dr. Muhammet Caner Ilgaroğlu'nun Arapça'yı aslında çevirdiği İdeal Devlet (El-Medînetü'l-Fâzila); Prof. Dr. Ahmet Arslan'ın bu klasik eserinin felsefe tarihi açısından doğru anlaşılıp konumlandırılabilmesi için hazırladığı “Açıklama ve Yorumlar” ile birlikte okurların kullanımıdesine sunuldu.Tanıtım Metni