İngiliz Basını ve Atatürk'ün Türkiyesi

Özellikle radyonun toplumunun yeni yeni genişlemeye başladığı, televizyonun ise hiç olmadığı bir dönemde, gazete ve dergilerin genel haberlerin takip edilmesini sağlayan ana unsurların oldukça doğaldır. Öte yandan, haber konusu yabancı bir ülke ise o zaman okuyucunun bilgi almak için başka bir şans pek yoktur. Gazete ve derginin dış politikasında veya başka bir konuda İngiltere dışından gelen bütün haberleri benimseyip kabul ettiği, onlara inanmadığı anlamına gelmemektedir. Kamuoyunun bu değişim değişikliklerini gösteren keşifler 1930'lu yılların sonuna doğru ciddi olarak gelişmeye başlayacak. Ama sonuçta şunu söylemek mümkün: Basın, kamuoyunun ulaştığında ve yönlendirilmesinde önemli bir etkendir. İngiliz kamuoyunun, Türkiye'ye yönelik ilgisi, İngiltere'nin Ortadoğu'daki çıkarları ile yaygınlığı ve kamuoyunun örgütsel olarak bu biçime dönüştürülmesi. Özellikle Birinci Dünya Savaşı sonrasında İmparatorluğu'nun yıkılması ve Mustafa Kemal Paşa'nın liderliği boyunca Kurtuluş Savaşı'nın yeni bir Türk devletinin çözülmesi ile sonuçlanması, İngiltere'nin yeni Türki ile bir barış anlaşmasına katılması, Musul sorunu, İngiltere'nin ticari çıkarları, azınlıklarla ilgili problemler ve yeni Türkiye'de yapılanların Türkiye'yi Tanıtım Metni