İslam Dininin Felsefesi

Din Felsefesi 18. Yüzyıldaki Rönesans'tan sonraki süreçte ilk olarak Avrupa'da öğretilmeye başlandı ve maksadı dinin değerlendirilmesinde akıllıca kullanmaktır. Avrupalı ​​filozoflar, dinin, kendisinin aklını ve ahlakı aklında tutması ve temize çıkarması yönünde çağrı yapmışlardır. Bu durumdaki Avrupa'da kilise ile bilim arasındaki mücadelenin sonuçları. Müslüman olan doğuda ise bilimle din ve din âlimleri daima uzlaşı içinde olmuşlardır. İslam'a göre Allah Hakîm'dir. Peygamberimiz Hz. Muhammed de Hakîm'dir. Allah onu insanlara kitap ve hikmeti öğretmek üzere göndermiştir. İslam'da hikmet müminin yitiği olarak kabul edilmiştir. Felsefe hikmet sevgisi demek ve hikmet de bir gerçeği hakikatini bilmek kökenine göre, İslam'da hakikati bilmekten daha üstün bir şey, aklın nurunu kullanmanın yanı sıra vahyin ve dinin nurunu kullanmaktan daha faziletli bir iş yoktur. Bu eser gerek Arap âleminde ve gerekse diğer Müslüman topluluklarda İslam Dini Felsefesi alanında yapılmış ilk ve özgün bir çalışmadır. Kitapta, İslam'da Allah, Kuran-ı Kerim, Peygamberlik ve Peygamberler, İnsan ve İbadet şifa ve diğer konuların şifaları yer almakta olup, yazılış amacı ise faziletin, şefkat ve güzel ahlakın yaygınlaştırılması ve İslam'ın yaşadığı bütün toplumlarda görülen aşırılıkların sona ermesidir. Bu eserin müellifi, kırk sene üniversitelerde öğretim üyesiydi. Musul'da "Üstâz-ı Evvel" ünvanına uygun olarak sergilenmektedir. Öğretim programının son altı senesini Gaziantep Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde başarıyla tamamlamıştır. Üzerinde altı adet basılmış ve yayımlanmış kitap ve seksenden fazla neşredilmiş ilmi makalesi vardır. Altmıştan fazla doktora ve yüksek lisans tezi yönetilmiştir. İslam Medeniyeti, İslam Tarihi, Eğitim ve İktisat gibi bölgelerde pek çok bilimsel katkılar olmuştur.Tanıtım Metni