İyi Gazetecilik İyi ki Gazetecilik

Her ne kadar onun isteği, ille de gazetecilik olsa da! Barış İnce'nin yayına hazırladığı İyi Gazetecilik İyi Gazetecilik, 90'lar Türkiye'sinde yükselmeye başlayan yeni medya düzeninin bir araya geldiği birinci elden tanıklık eden sertifikalı gazeteci Timur Soykan'ın anıları ve anlatılarıyla şekillenen bir nehir söyleşi kitabı. Muhalif gözaltı, cesur ve özgün yazım tarzıyla sıfırdan inşa edilmiş gazetecilik kariyeri, ''6 yaşında evlenmiş kız çocuğu'' hikayesiyle doruk noktasına tırmandıran Timur Soykan'ı çok daha yakından tanımamızı sağlayan kitap; Türkiye'nin yakın zamanda aynasını tutmakla kalıyor, aynı zamanda ''bol çalkantılı'' merkez medyanın isteğe bağlı bir panoramasını da çiziyor. Haberciliğin yıllar süren değişimlerini ve dönüşümünü keserler eşliğinde anlatan Soykan, İnce'nin yönelttiği örnekler verilen yanıtlarda; baskı ve korku ikliminde ''iyi gazetecilik''ten taviz vermenin zorluğundan, sansürün medyanın temel kodlarına nasıl kullanıldığından ve gazetecileri zorunlu olarak birer koruyucuye dönüştüren sistemin bozulan çarklarından söz ediyor. ''Sanki normal demokrasi koşullarında yaşıyormuşsun gibi gazetecilik yapamıyorsun Türkiye'de.'' Kötülüğün çevresini sardığı yerde küçük bir umut ışığı oldu Timur Soykan diğer pek çok gazeteci gibi. Suskun dönemlerin ''ses''lerinden birine dönüştü. Yaptığı iş cesaret ve kahramanlık olarak pek çokları tarafından görüldü. Oysa ona göre bu onun işiydi zaten. Hayatının temizlendiği da olsa, sadece gerçekleri söylemek... Gazeteciliğe ne zaman merak sardı? Plaza medyasının orta yerine düşen stajyerlik döneminde hangi göz kamaştırıcı olaylar yaşandı? İlk haber ne oldu? Edebiyatla ilişki habercilik kalemini nereye taşıdı? Gece muhabirliği yaptığı yıllarda nelerle yüzleşti? Yıllar boyunca kimlerin oltasına geldi, kandırıldı? Bulvar gazetesi için çalışırken nasıl çaktırmadan muhalefet yaptı? Devletin basılmaması için seferber olduğu bir kitap yok edilmekten nasıl kurtarıldı? Ölümün soğuk nefesi ensesindeyken, ülkenin derinden sarsacak haberleri günyüzüne çıkarmaktan hiç endişe duymadı mı? Barış İnce sordu, Timur Soykan yanıtladı... Bir dönemler merkez renkli medya için bütün gün elleri cepte, sokaklarda insan öyküleri toplarken, bugünlerde alternatif muhalif basının yaşadıklarını idame etmemesi için savaş veren Timur Soykan'ın yaşadığın ve gazetecilik serüveninden manzaralar sunan bu keyifli nehir söyleşi sayesinde; medyanın demokrasi için dördüncü güce bir kez daha gösterilik bir şekilde parlaması. ''İşten atılan bir arkadaş için ya da hapisteki bir meslektaşı veya hiç tanımadığı bir kız çocuğu için, bedel ödemeyi göze almak, bugün için en büyük kahramanlık bence... Kahramanların çoğalması ve sıradanlaşması dileğiyle...''Tanıtım Metni