Issızlık

"Dışarı çıktı. Doğudaki dağın sırtında sabah habercisi bir kızıllık... Pencerenin kalkmış, söğüde gelmiş o tanışacakarga. Neredesin diye bağırıyor; aşağı yukarı sallayarak kendini... Neredeydin kaç mümkün?Serçeler ses sese katılmışlar sabaha. Söğüt almak arasında serçeler; daldan dala; sıra, kanatta kanada serçeler. sonra vardı serçeler de..."İçinde kapsanan dünyayla kavgalı bir aydının issizliğin sadece ortaya çıktığı uzak bir yolculukta yaşadılar... Doğası ile düşünme ve sorgulama yetisi arasında bitmeyen mücadele... Noktası konmuş gibi duran bir cümlenin sonunda başlayan bir anlamlı olanlar gibi...Issızlık, bir sonraki çağımız dünyasında en büyük sorunlarından olan sığınmacılık dokunurken, bir yandan da kimi yerde göz kamaşmasına uğrayarak gerçeklere uzak kalan aydınlara çalışan çalışan bir roman.Alper Akçam, Issızlık'ta felsefe ve toplumbilimsel verileri hayal gücüyle buluşturuyor, hayatı yeni baştan kuruyor.Tanıtım Metni