Kaça Bölersin?

Bir portakal en fazla kaça bölünebilir mi? Güzin Öztürk'ün kaleme aldığı Kaça Bölersin?, dolapta kaderine terk edilmiş son portakalı yemek için değiştirilen yarışan çekirdek bir aile şarküteri dolu hikâyesini anlatıyor. Tek bir günde ve mekanda geçen bu ağızları sulandıran öykü, renkli karakter tipleri ve komik diyaloglarıyla okuru âdeta bir tiyatro sahnesinin içine çekiyor. Adil davranmanın önemi hakkında düşündüren kitap, paylaşmayı bütünleyen hak, ihtiyaç ve istek kavramlarını ise mizahi bir üslupla tartışmaya ayrılır. Portakalı soydum, baş ucuma koydum. Ben bir masal uyumu... Uydurması kolay. Peki, ya da sadece tek bir portakal kaldıysa? O zamanın tadından yenmez. Tabii ki şamatanın! Portakal, bir hazine gibi dolapta öylece kalıyor. Oysa evdekilerin hayallerinde denizler gibi dalgalanıyordu. Herkesin gözünü de aklı da ondaydı. “Altı üstü bir portakal, bölüşüp yesinler,” demeyin sakın. Paylaşmak kolay mı karakteristik görüntüler ve olaylarla göz kamaştıran o portakalı? Hem hangisinin ne kadar ihtiyacı var? Nasıl paylaşılırsa adil olur? Kim bilecek? Gelin de çıkan içinden! Eh, yoksa siz de Özi ve çekirdek ailesi gibi C vitamini eksikliğinden mi muzdaripsiniz? Böylece dolaptan şu şekilde sulu sulu bir portakal da bir an önce çözelim şu durumu. Ansızın kapıda beliriveren itfaiyeciler, televizyoncular, komşular gibi bilumum “davetsiz” misafirle cümbüşün katlandığı bu matrak öykü, çizer Sultan Yardım'ın cıvıl cıvıl resimleriyle hareket hareket bir anlatıya dönüşüyor. Koskoca bir dosyadan geçmişte kalmış oğlu bir portakalın nelere kadir olabileceği kahkahalar eşliğinde gösterilen Kaça Bölersin?, adil geçişler ailede öğrenilebilir bir kez daha hafızalarımıza kaza yapıyor. Tanıtım Metni