Kahramanın Sinemadaki Yolculuğu

Mitten sağlanan kahramanlar önce anlatı geleneklerine sonra yazılı kültüre, günümüzde ise görsel ve dijital platforma taşınmıştır. Anlatılara ve kahramanlarına yüklenen anlamlar ise insanlığın ortak hafızası sayesinde dönüşe değinebilmiştir. Aynı kültürün evrenine gönderme yapan anlatılar ve görseller, küresel süreklilik içinde kahraman algılamasındaki dönüşümleri de açığa çıkarmaktadır.Modern mitoloji olarak farklı sinema filmleri sayesinde günlük yaşam gerçeklikleri antropolojik, psikolojik, romantik ve kültürel açıdan daha net bir şekilde anlamlandırılabiliyor. Söz konusu kahraman; aynadaki suretimiz, rüyalarımız ya da varlığına sahip olduğumuzda bir kurtarıcı mi? Masallar, destanlar, efsaneler ve en nihayetinde sinemada yer alan kahramanlar aslında aynı ve tek bir kişinin farklı ayrıntıları mıdır? İlkellerden döngüsel dokunuşun süresindeki kahraman algısının ortak özellikleri nelerdir? Tüm bu ayrıntılar ayrıntılı bir şekilde incelenen kitapta 1980 sonrası Türk sinemasında kahraman üretimi ve tüketilen biçimlerin Türk sinemasındaki yansımalarını çözümlemek için Joseph Campbell'in Kahramanın Sonsuz Yolculuğu, Vogler, Indick, Miller, Voytilla adlarının izdüşümlerini görebiliyoruz. “Ayrılma-erginleme-dönüş” aşamaları açısından sinema metinlerinde kahramanın çıktığı amansız ve bir o kadar da karanlık dehlizlerdeki yolcuğuna kapı aralamak adına okurun tüm bilgi kayıtlarını kuşanması ve kitap sayfalarında bu şekilde dolaştırılması önerilir. Anlatı geleneğinin sinemadaki yansımalarının metinlerarasılık ve medyalararasılık yöntemleriyle çalışan okuyucusuna çok farklı bir bakış açısı sunuyor.