Kal Bizimle Daphne

İstanbullu doktor bir babasının sevgilisi küçük kızı Defne… Yalova Termal'in Ömer'i ve Nergis'i… Marmara Depremi… Yitirilen canlar… Mücizenin adı Defne… Bir yaşında eğitim için Londra'ya, yatılı okula gönderilir. İyi insanlarla kesişme yolu. Doğduğu ama yabancı olduğu bu şehirde mutluluk ve özgürlük arayışıyla yaşamanın simsıkı sarılır. Adı Daphne olur ve bize, bir anlamda yardım arayışındaki göçmenliğin hikâyesini anlatır. Kal Bizimle Daphne gidenlerin romanı… Bitti denildiğinde bitmeyen, bizi yapan unsurlara katkı sağlayan dönüşümlere ışık saçıyor. Çabanın, sevginin, dostun, şifanın, şifacının, genç öyküsünü anlatıyor… “Çit olarak budanmış mazıların yanındaki bankada göz alabildiğine yayılan yerde, önü hismde alabildiğine yayılan çimenlik hem dünyanın hem de farklı bir gezegendeymişim verirdi.İyi de vardı.Uzun iki gül ağacından başka tek bir çalı dahi mevcut bu yemyeşil düzlük, öyle ve öyle berraktı ki insanın ve hedeflerini de öyle berrak yeşertiyordu. Düşünür, sorgulardım kendimce.'Nereden geldim, nereye gidiyorum?' 'Neyin peşindeyim? Neden hayatım diğer tanıdıklarımınki gibi olmadı?' 'Bundan sonra ne yapacağım? İki adım ötemi nasıl planlamalıydım?' Belki de göz alabildiğine uzanan bu çimenlik alanındaki iki gül ağacı, sadelikleriyle bütün bu sorular cevaptı…” Tanıtım Metni