Kaşık Büyüsü

Güneş, Dünya kurulduğundan beri hep doğudan doğdu. Yalnız tarihi dokusu, dilleri, dinleri, ırkları, Örf ve gelenekleriyle eşine az rastlanan bu kente geldiğinde Mezopotamya Ovasına gÖz kırparaktan yükselir. Büyülü otantik mimarinin kanat izlerini içeren, kesme taşlardan yapılmış, yüzleri aynı yÖne dönük evleriyle, kadim kentte, yeni bir gün başlangıç ​​şeklindedir. Yolun koyulaşmasına bir bıyık bükümü kala, narçiçeğini ile bakırın kızıllığıyla birleştirip uyku mahmurluğundaki kent üzerine cÖmertçe serper. Zamanın gizemi içinde eriyecek bu sunuş sahnesinde bütün sabahçı kuşları susar.Bu sabah ayini içinde, çan ile ezan sesinin birbirini takip etmeuhrevi havasını kardeşçe, Aşağı Mezopotamya Ovasının en uzak ucuna yol vermek da vardır. Çokluğuna, yoluna uzun süre sabırsızlıktan, Öteki renklerin serpilip palazlanmasını beklemez. Burada, yedi bin yıllık tarihin, güzel mi, güzel kızı, Özel mi, Özel bir yeri Mardindir. Burada yaşayan canlar, masal büyüsüyle yinelenen bir sabaha ve güzelliğe daha uyanır. Bunu kanksadıklarından sadece gözbebekleri titrer