Kederin Doğuşu , Suyun Ayak Sesleri
Kederin Doğuşu , Suyun Ayak Sesleri
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Kederin Doğusu & Suyun Ayak Sesi'nde gökyüzünden, yurdundan, bitkilerden, şehirlerden, kayıtlı, kuşlardan, çiçeklerden, acılardan, kederden, sevinçten, bilgelikten, aşktan, inançtan, birliktelikten, yaşamdan, ölümden şiir devşiren bir şairin sesi duyulur. İran'dan taşarak yakın komşulardan uzak kıtalara dek yayılan bir şiirin sesidir bu. Ne sen ne de dağda görüyorsun. Bu bağın meyvesi: Keder, keder… Dökülsün gam, susamış bir testisin sen. Düşsün çiçeğin, kokusunun sen. Bu şevk sarmaşığı, sula onu, gider susuzluğunu. O korku çocuğu, masal anlat, uyut. Şu akıllı lalesi, kopar sapından. Sağol, olsun. Adalı Tanrının gözü, olsun Ve Tanrı senden yukarıda değil. Hayır, daha yalnız, çok daha yalnız Eş düzeyinde gör yukarıları, aşağıları. Görüneni değil, gizliyi gör Bir kanat değil, bir uçuş yönüdür. Kimse yok, bir ses demeti var Bir yansıma: Kanat çırpıp gitti bir düş. Aheste bir ayak sesi: Bir sırdı,çalıp kapıya gitti. Düşünce: Bir samandı, ortağımıza koydular. Yalnızlık: Nesibimizi kıldılar. Bu akarsu, biz daha sadeyiz. Şu gölge, biz daha düşlerimiz. Ne sen görüyorsun ne de ben. Aç ıslak bakış. Ölüm geldi, kapı açıldı. Tanıtım Metni
Paylaşmak
