Anahtarların Bekçisi

Charlie bir sandalyeye çöktü ve yapacak daha iyi bir şey bulamadığı için koridorda biraz ilerideki yol arkadaşını inceledi. Adam zayıf, oldukça seçkin görünümlü, muhtemelen Latin kökenli bir yabancıydı, diye düşündü Chan. Saçları dedektiflerinkiler gibi siyah ve parlaktı, kulaklarının üzerindeki gri kısımlar hariç. Gözleri hızlı ve dalgındı, ince elleri sinirli bir şekilde hareket ediyordu, sanki trende kalışı heyecanlı bir hayattaki kısa bir araymış gibi sandalyesinin kenarında oturuyordu. Garson gümüş bir tepside bir paket sigarayla geri dönüp diğer yolcudan parasını ve bahşişini aldığında Chan onu yanına çağırdı. Çocuk anında yanındaydı.