Kelebek Kapısı

"Yaşadıklarımız belki bir illüzyon... Hangi rüya, hangi gerçek ayrımlarını belki de biz yapıyoruz. Anlamamız için zaman aracımız bizde oluyor. Aslında her şey yanında gizli..." Deniz, kuş cıvıltılarının ilahiye benzediği birda yürüyordu. “Ben nereye geldim?” dedi kendi kendine. Etrafında gördüklerini semazen gibi dönerek gözleriyle resmediyordu. İlk defa buralara gelen herkesin şaşkınlığıyla izleyen ruhu hiç olmadığı kadar huzur vardı. Hep orada olmak ve neden orada olduğunu bilmeden, sadece orada olmak isteği içindeydi. Etrafına bakarken karşı tarafta duran iki kanatlı bir kapının açıldığını gördü. Kapıya doğru yürümemeye başladı. Kapının üzerinde; Bir tahtın üzerine oturtulmuş bronz bir plakada, açık bir kitap kitabı vardı. Üzerinde ne yazdığını ama içinden bir ses “Bu kapıdan geçersen meramını bulur ve kurtulacaksın.” diyordu… Yolculuğunun tamamı tamamlar. Önemli olan senin bu yolculuğunun nasıl tamamlanacağı… Dalgalı denizin üzerinden mi, dar patikadan mı yoksa ay ışığının birinin yarattığı alacakaranlıkta mı? Ya da olayların ortaya çıkmasında mı?... Buna bağlı. Ölüm belki de sadece başka bir gerçekliğe uyanmaktır. Kapıdan parayı bunu asla bilemezsin! Tanıtım Metni