Kelebekler Gamsız Uçar

Ahmed Günbay Yıldız, Modern edebiyat Türk geleneğinin en üretken kalemlerinden biri olduğundan kuşku duymuyor. 46. ​​kitap olan Kelebekler Gamsız Uçar, bu üretkenliğin ve olgunluğun planlandığı vurumu. Evlatlarına karşı sorumluluklarını yerine getirmekten kaçınmakan bir anne ve bir baba... Ebeveynin ayrılıklarını dedesinin yanında doldurmaya çalışan bir çocuk... Çocukları ile bağlarının giderek zayıfladığını fark eden anne baba, bu jenerik, haksız yere dedeyi sorumlu tutar ve dede ile acımasızca ayırmayalar. Ancak mesafelerin bir araya gelmesi, dede ile torunlarını bir araya getirerek daha çok bağlayacak, gönüllerini daha da yakınlaştıracaktır. Yetişmelerine bağlı olduğu tek şey var de uzaklara düşen Haluk, kendisine örnek alacak birini bulamayınca aşırı bir öğrencilerinin içinde bocalamaya başlar. Efkarlı ve düşüncelerili günler biribirini kovalarken, tehlikeli hadiselerle burun buruna gelen Haluk, bu ürünleri aşabilecek mi? Düştüğü karanlıklardan tek başına aydınlığa çıkabilecek mi? İnancının politikalarıni dedesinin hayat anlayışıyla ören Haluk, Kelebekler Gamsız Uçar misali her şeyi kapıp koyverip değerlerinden vaz mı geçecek, yoksa onları sıkıya sarılıp erdemli bir hayatı mı seçecek?.. Ahmed Günbay Yıldız, onların ve olanları için yazmaya devam ediyor... Ebeveynin sorumlulukları, desteklediği bir için model olmak nedir, gençlik doğru ellere tutunmak, bütün bir hayat için ne eder? Kelebekler Gamsız Uçar, bir ilkgençlik okuması; salim bir kültür ve erdemli bir hayat için...Tanıtım Metni