Kelimelerin Gücü

Seçkiye onu veren “Kelimelerin Gücü” Poe'nun Platonik diyaloglar tarafından yazılan üç öyküden biri… belki de en çizilmesi! diğer ikisi: “Monos ve Una'nın Diyaloğu” ve “Eiros ile Charmion'un Sohbeti.” Gelecekte dünyanın yok oluşundan sonra ruhlar Cennette yayılan diyaloğa giderek yaratıcılaşma sorununu tartışıyorlar. Ruha en büyük mutluluk veren şeyin bilme arzusu olduğunu, işte bu yüzden ruhun bilgi arayışını asla son bulmadığını bize anlatıyorlar. Bu öyküleri Poe'nun kendine özgü düzyazı-şiirleri olarak okumak da mümkün. Poeâdeta düşsel bir ayrılmayla analitikle anlaşmanın aşıp uzatma politikaları şiirsel bir çözümla sunuyor. Seçkide yer alan bir başka yapıt, “Morella” Poe'nun ilk erişilebilir Arabesk öykülerinden yazdığı muhteşem öykülerden birisi. Bir mektubunda şöyle diyor: “Yazdığım son öykü Morella ve en iyisinden.” Diğer pek çok öyküsü gibi bunda da ölümden sonraki yaşam ve Ruh göçü temasını işliyor. Poe “Sfensk”te bize hiçbir şeyin görünmediği gibi olmayışı ve duyumlarımızın oyunlarını oynayarak bizi yanıltabileceği yansımaları kendine özgü kurgusuyla seçiyor. “O Adam Sensin” edebiyat tarihinin en önemli öykülerinden biri, çünkü ilk mizahi dedektiflik öyküsü olarak kabul ediliyor. Fakat Poe'nun psikolojik psikolojisini ele alışı ve detektiflik öykülerine pek çok yeni olmayan katması açısından da özgün bir bilgisayara sahip. Ve “Bon-Bon” Poe'nun hem en ünlü mizahi öykülerinden birisi hem de felsefe bilgisini bize gösteriyor ve onu tuz bir edebiyatçı olarak göremeyeceğimizi anlamamıza yol açan zengin bir temel yapıt. Tanıtım Metni