Kimseden Bana İnanmasını Beklemiyorum
Kimseden Bana İnanmasını Beklemiyorum
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Juan Pablo adlı (evet, bilimsel bir isim) Meksikalı bir öğrenci, karşılaştırmalı edebiyat doktorası yapmak için sevgilisi Valentina ile birlikte Barselona'ya uçmak üzereyken, anındabire, “üstün” ticari zekâya sahip “girişimci” kuzeninin kolay ulaşılabilen köşeyi dönme planına dahil olur. Plan ilerlemeyecek olacak ki kuzeni narkotrafik suç örgütü tarafından kaçırılır. Gangsterler, müthiş “ikna kapasitesi” ile Juan Pablo'nun onlar için çalışmasının işleyişini söylerler. Görevi mi? Yolsuzluk yapan bir çiçeğin kızını, Laia'yı, kendisine aşık etmeyi... Villalobos, Buster Keaton'ın rol yaptığı gibi yazıyor: Tek kasını bile hareket ettirerek, soğukkanlılığını koruyarak bakışlarını güldürmeyi başarıyor. Aynı zamanda entelektüel olarak çevik bir anlatımla gerçek ile kurgudan, edebiyatın değişiminin öneminden ve mizahın temel rolünden bahsediyor. Komedi ve gidişat arasındaki farkın tamamen şakayı kimin yaptığına bağlı olduğu bir dünyada, anlamsızlığı, göç, yolsuzluk, ırkçılık, suç, şiddet, aile sadakati ve sevgi gibi zor konuları ele alarak sesleniyor: Kimseden bana inanmamasını beklemiyorum. “Villalobos bir tür yapma Proust.” (Publishers Weekly) "Güncel Meksika anlatı sanatındaki başka hiçbir yazara benzemeyen Villalobos, kendine ait bir ton ve ritmi olan bir yazar. Absürt olanla güldürüyor, komik de dünyanın anlamsızlığını ortaya koyuyor." (Fernando García Ramírez, Letras Libres) "Romanları iyi komik çünkü oldukça ciddi konular üzerine yazıyor. Bizi kandırdığını bilen birini aklıselimliği ile kendini ifade ediyor. Villalobos -İspanyol dili yazarlarından Kurt Vonnegut gibi biri-vatanının taşıdığı klişelerden uzak duruyor." (Miqui Otero, El Confidencial) Tanıtım Metni
Paylaşmak
