Kızıl Haç

Kızıl Haç'ın kişisel bir hikayesi üzerinden Sovyet tarihinde, 20. yüzyılın acı dolu yıllarını iki yüz sayfada kateden bir roman. Bir yanda doksan bir yaşında, alzaymır hastası, tek başına yaşayan ve evini hatırlayabilmek için apartmandaki sokaklarda işaretleyen Tatyana Alekseyevna; Diğer yanda aynı apartmanda yeni taşınan ve kapısının işaretlendiğini, zorluklara bir yenisinin eklendiğini düşünen genç futbol hakemi Aleksandr… Tatyana, hafızasındaki her şeyi unutmadan önce, Sovyetler Birliği'nde onlarca yıl görüldüğü zulmü bir başkasına transferya, yaşananları unutturmamaya kararlıdır ve Aleksandr'a hikâyesini anlatmaya başlar. Saşa Filipenko, Ekim Devrimi'nden Stalin dönemine kadar doğru uzun bir hat çiziyor ve edebiyat ile tarihin ustaca kurgulanmış bir romanda nasıl bir araya getirileceğini gösteriyor. “Modern, genç Rusya'nın zihnindekilere ulaşmak istiyorsanız, Filipenko'nun kitabını okuyun.” Svetlana AleksiyeviçTanıtım Metni