Konstantiniyye Seyahati

1851'de Moby Dick'i yayımladıktan sonra Herman Melville hem okurlarını hayal kırıklığına uğratan bazı yeni eserler dolayısıyla “başarısız yazar” olarak adlandırılmaya başlanmış, hem de içinden çıkılmaz bir buhran yapılmıştır. Bir süre sonra eşi Lizzie Shaw Melville'in yardımıyla Akdeniz ve Avrupa'yı içeren bir “büyük tur”a çıkar. 11 Ekim 1856 tarihinden önce Liverpool'a varır, oradan Akdeniz ve “Kutsal Topraklar”ı kapsayan bir seyahat severler. 20 Mayıs 1857'de sona eren altı aylık bir seyahattir bu. Başta epik şiiri Clarel olmak üzere kimi şiirlerine ilham veren “Kutsal Topraklar”ı ziyaretinden önce yaklaşık bir ay Konstantiniyye'yi (İstanbul) gezer. 19. yüzyılın ikinci yarısında yaşanacak birçok büyük toplumsal hadiseden önce başkentin zengin kozmopolit kimliğine, “kendi halinde” yaşamasına ve özelliklerine hayran kalan Melville, günlüğüne birbirinden önemli gözlemlerini not eder. Elinizdeki Konstantiniyye Seyahati adlı bu kitap, seyahatin 19 Kasım 1856-22 Aralık 1856 tarihleri ​​arasındaki bölümlerden oluşur. Üstelik Melville'in tanık olduğu İstanbul'a ait bir dönem görselleri eşliğinde. "Sedir ve servi başkentin yegâne ağaçları. — Servi tam anlamıyla yeşil bir minare ve taş minarelerle uyum içinde. Belki de minarenin şekli serviden alınmıştır. Yaşam ve ölümün iç içeliğini ifade ediyor koyu renk ağaçlarıyla açık renk minare külahlarının birbirine bağlanması. — Boğaz'ın dini bayramdaki bağlantısı. — Papatyaların uçlarında seher kızıllığı, çıktıkları yerde durduğu yerde. — Köşkler, çeşmeler. dışarıda böylesine telkâri, böylesine nefis ve masalım düzeni O dönemde insan şaşkına dönüyor.” Tanıtım Metni