Koron a Aşısı

İşte Aklınızdaki Tüm Soruların Yanıtları Altını çizerek söyleyelim ama “aşı saklı” bir kitap değil! Ama büyük ihtimalle belli çevrelerce bu şekilde yafta edilecektir. Çünkü “pandemi”nin çoğaldığı ilk günden beri, ana akım medyada “aydınlatan” ısrarla aşılanmanın gerekli olduğu, herkesin aşı olması gerektiği, acilen aşılanmaması gerektiği, gerekirse 1 doz, 2 doz, 3 doz, çok doz bilememeniz gereken şekillerde propaganda yapılıyor. Konuyu, “Tek yol aşı, başka bakım yok, herkes aşılanmazsa kurtuluş yok, pandemi aşısız bitmez” programında işlediler. Meseleye daha bütüncül yaklaşıp bakım sisteminin önemi atfedenlere, aşıların olası riskleri ve yanılmalarının sorgulanmasıya kalkan kullanılana ise ekranları kapatılır, onları aforoz ve dahi linç etmeye kalkışırlar. Hatta “herkese çip takılmalı, herkesin dijital aşı kartı olmalı, aşı olmayanlar sosyal hizmetlerden mahrum bırakılmalı” diyenler bile oldu. Bir ileri adım gidenler “aşı olmayan vatan hainidir” dedi. Kimin vatan haini olduğu zaman zarfında! FARKLI KAYNAKLARDAN BİLGİLENMEK Evet koronavirüs süreci hep onların “emirlerini” dinledik, hep onları anlattı, hep onlar vardı. Ama Türkiye'de ve dünyada farklı konuşan, farklı düşünen başkaları da vardı! Genel olarak bu kişiler uzmandı, “komplocu” damgası yiyemeyecek kadar uzmandı. Yıllarını bu işe vermiş profesörler, doktorlar, eski ilaç şirketi çalışanları, Dünya Sağlık Örgütü'nün ekipleri bile vardı. İşte Eldeki kitapların ilk amacı, Türk çoklu bölümlerinin beslenerek bilgilendirilmesi için bu bölümlerin görüş ve yardımlarını paylaşmaları. Bu yıllarda dinlediklerinizden farklı ne mi diyor? Pandeminin provasının yıllar önceden olduğunu, böyle bir pandeminin yıllar öncesinden planlandığını söyleyenler var. Ortada gerçek bir pandeminin olmadığını söyleyenler var. Aşının gerçek amacının insanlığın genetik değişiminde değişiklik olduğunu söylüyorlar. Aşının, “harika sıfırlama” yani büyük oksidasyon için harika bir ara basamak olması, içinde “aşılanarak genetik verilen ve insani vasıflarını kaybetmiş, çipli, kontrol edilebilen, manipüle edilebilir” insanların yaşadığı bir “yeni” dünya için biçilmiş kaftan olduğunu dillendirenler var. PCR testlerinin yanlış sonuç ilişkileri ve anlamsız olduğu ileri sürenler var. Asıl büyük sağlık sorununun virüsten öte, sevdiklerimize sarılamamak, açık şekilde çıkmakamamak, bölümü diğer yayılımla ilgili sağlık hizmetini alamamak, covid-19 tedavisindeki yanlışlıklar olduğunu söyleyenler var. “Aşıdan önce koruma sistemimizi güçlendirmeliyiz” diyenler var. Kitapta bu raporların çizelgeleri kronolojik olarak, kaynak referansları ve raporlamaya dayalı dayanaklar eşliğinde okuyacaksınızAKLIMIZDAKİ SORULAR hesabının ikinci amacı halkımızın aklındaki şu özetleri yine gösterge referansları ile yanıt vermek: Aşı olmalı mıyım? Annem, babam aşı olsun mu? Aşı olmazsam toplumdan dışlanırsam, işimi alabilir miyim, sosyal hizmetlerden mahrum kalabilir miyim? Ölür müyüm? Hangi aşı olmalıyım? (Şu an için Türkiye'de sadece Çin menşeli Coronovac aşısı olsa da orta ve uzun süreli diğer aşıların gündeme gelmesi mümkündür.) Aşılar arasında fark ne? İki dozdan sonra iş bitecek mi? Başka dozlar gündeme gelebilir mi? Aşı beni ne kadar kısıtlı? Yoksa aşı belli ayrılma rutin bir hale mi gelecek? Ve son olarak aşının kısa ve uzun vadeli yan etkileri ve riskleri neler? KARAR VERİKEN... Evet son soru özellikle kritik. Bu aralıkta yanıt tarama şu gerçekleri aklımızda tutmakta fayda var: hiçbir aşı güvenilirliğini tam olarak kanıtlayamadı çünkü hiçbir aşıda tıbbın “aşının piyasaya sunulan halka halka arzı” için öngördüğü fazlar (özellikle faz 3) süre ve deneme sayılarının tamamlanmasıydı. Pandemi var denerek ve birçok hayati süreç hızlandırılarak ya da geçilerek “acil izin” verildi. çoğalma aşı üretim şirketlerinin “aşı nedeniyle doğacak zarar ve yan etkilerden sorumlu olmadıkları” dediler ve bu hukuki olarak da güvence adına çalışmaya çalıştılar. Dolayısıyla şu an için hiçbir aşının orta ve uzun vadeli riskleri, yan etkileri ve koruyuculuğu belli değil. Yaşlılar üzerindeki etkiler belli değil. Dünyada aşı olup tekrar virüse maruz kalanlar, aşı olup kendisinden hastalananlar hatta ölenler var. Aşı şirketleri kısıtlı denek sayılarıyla yapılan çalışmaların sonucunun çözülme yüzdeleri veriyor ama sayılar ve sürümler düzenli olarak eksiklikler göze çarpıyor. Endüstriyel tıbbın sicili biraz didiklendi, insanlara zarar veren öldüren bazı ölümler yıllar sonra “pardon, özür dileriz, yanlış yapmışız” denerek uygulandığınıza tanık olduğunuz için, tüm insanlığı ilgilendiren böylesine bir “küresel aşılama” kampanyalarında temkinli yaklaşmak. KADRAJI GENİŞLETMEK Kaygılıyız, hatta korkuyoruz çünkü insanlık tarihinde daha önce böyle bir şey yaşanmadı, bunun bir benzeri yok! Adeta bir bilimkurgu filminin içindeyiz. Bütün dünya bir virüs nedeniyle bir yılı aşkın bir içerdiği, bundan çok değil, üç-beş yıl önce söylense dalga mı geçiyorsun denecek bir durum içinde ve bunun ne kadar süreceği, nasıl sonuçlanacağı bilinmelidir. Doğal olarak gözümüz aşıda çünkü günümüze kadar virüsten korunma yolu olarak lanse edilen yegâne şey aşı. Peki yeterince aşı alınabildiğinde, aşı olmayı başarabildiğimizde bu iş bitecek mi? Hepsi bu mu? İnsanlık tarihinde daha önce hiçbir zaman mRNA veya nano parçalar içeren aşılar insanlar üzerinde kullanılmamıştı! Bunların uzun vade ilişkileri konusunda hiçbir fikrimiz yok. Tekrarlamakta fayda var, şu anda kullanımda olan aşıların hiçbirinin lisansı yok, sadece “acil kullanım onayları” var. Ruhsat demek, gerekli sürelerde yeterince insan üzerinde deney yapılmış, olası bütün etkiler ve yan etkiler gözlenmiş demek. Bize vurulacak aşılar bu şekilde taşınmıyor. Küresel boyutta bir sorundan söz ettiğimizde bunun sadece sorunun kendisinde sınırlı olmadığı artık belirtildi. Bu nedenle, Kovid-19 hem bir virüs hem de bir virüsün çok sayıdaki parçacıkları barındırıyor. Olayla ilgili tüm bilgiler için yeni sorular sormamız gerekiyor: Mesela Bill Gates ve Elon Musk gibi “harika çocuklar” neden sürekli topa girip küresel aşı kampanyasının sözcülüğüne giriyor? Niçin yıllardır denenmiş inaktif ölü virüs aşıları dururken, mRNA teknolojisi ortada sürülüyor? Niçin pandemi ile eşzamanlı olarak Klaus Schwab'ın Covid-19 The Great Reset kitabı piyasaya çıkıyor? insanların eve kapandığı, yalnızlaştığı, sanal dünyada her şeyin daha bağımlı olduğu şu günlerde, insanları ve eşyaları birleştiren bağlayacak, milimetrik dalgalarla dünyanın ücra köşelerine darbeli patlama yayacak, Wuhan'daki insanlar oksijensizlikten yerde yıkanmış 5G teknolojisinin neden bir an önce hayatımıza sokulmaya çalışılıyor? Aşı olmayı reddedenlere ve dijital aşı taşımayanlara davranışı psikolojik ve sosyal tacizlerin boyutu nereye varacak? Eski normalden uzak nasıl bir dünya bizi bekliyor? Kitap, fütürist perspektiften bu ve benzeri sorularla ilgili ipuçları veriyor de tutarlılık gösteriyor. SÖZKONUSU BEDENLERİNİZ VE RUHUNUZ... VE SON KARAR SİZİN! Özetle elinizdeki kitapta Covid-19 virüsünün ve aşılarının özellikleri, içerikleri, olası yan etkileri, koruyuculuklarının yanı sıra konunun ulusal ve uluslararası düzeydeki hukuki boyutu ele alınıyor, aşı üzerinden küresel boyutta bizi nasıl bir geleceğin beklediği olası bilim insanlarının ötesinden aktarılıyor. Ayrıca virüslere karşı görünüm ve ruhumuzu nasıl koruyabileceğimiz, beslenme ve yaşam biçimimizde ne gibi değişiklikler yaparak yaşam kalitemizi artırabileceğimiz de yine ayrıntılar ayrıntılar tarafından anlatılıyor. Biz aşı konusunda mümkün olan tüm farklı açılardan bilgilendirilmesi düşünüldük çünkü söz konusu olan bizlerin ve kullanılanların biricik bedenleri ve ruhları. Tabii ki son kararınız! Tanıtım Metni