Kral Arthur'un Sarayında Connecticut'lı Bir Yankee

Bütün o mizahının altında, siyasetin kalbine inmeye dair gerçek bir arzu olduğunu hissediyorsunuz. Bu, onu sert bir yöne götürdüğünde sorun görmüyor. Komik bir yöne götürünce de. Twain, hikâyenin mantığının çağırdığı yere giden en nadir yazarlardan olduğunu bildirdi.” –George Saunders William Faulkner tarafından, “Amerikan edebiyatının babası” olarak tanımlanmış, adına mizah ödülleri verilen Mark Twain, Huckleberry Finn'in maceraları, Tom Sawyer'ın maceraları gibi muhteşem eserlere almanın yanı sıra, hayatı boyunca kölelik harcamanın dile artırıldığı, işçi hareketinin hararetli bir destekçisiydi. Yaptığı yatırımlar yüzünden iflas etmiş olsa da da bilime çok meraklıydı ve Nikola Tesla'yla yakın bir dostluğu vardı. Kral Arthur'un Sarayında Connecticut'lı Bir Yankee'de, dokuzuncu yüzyılda, Amerika'da yaşayan bir mühendis, başına aldığı bir darbeden sonra Kral Arthur'un hükümdarlığı yüzyıl İngiltere'sine ışınlanır. Zamanın ötesindeki bilgileriyle Camelot'u yansıtacak şekilde alan mühendis Hank Morgan, önce büyücü Merlin'e, sonra da Kilise'ye karşı büyük bir mücadeleye atılacak. Zaman yolculuğu temasını kullanan ilk eserlerden de olan Kral Arthur'un Sarayında Connecticut'lı Bir Yankee, Demokrasiye ve teknolojik gelişmeye dair güçlü bir hicivTanıtım Metni