Kültürel İktidar

Neden 'Batılı olmak' veya 'Avrupalı ​​olmak' bir övgü çeşididir? Neden dünyada Müslüman olmak tam olarak açıklanması gereken bir kusurmuş gibi tartışılır? Neden Türkiye'nin bilgisi, akademik ve ekonomik elitleri Batılılaşmışken; yeni kentli, taşralı, hatalı, köylü ve işçi kesimleri muhafazakâr ve millî bir kültürel hayata tutunur mu? Neden Türkiye'de edebiyattan sanata: medyadan akademyaya kadar kültürel seçkinlerin önemli bir kısmı kendi gözenekli kültür ve yaşam tarzına bu derecede yabancılaşmıştır? Neden milliyetçi ve muhafazakar çoğunluk akademisyen, müzisyen, edebiyatçı, sinema oyuncusunun istihdamında bu kadar zorlanır? Neden az sayıda yetiştirdikleri de türlü engellerle karşılaşılıyor? Neden Türkiye'nin kültürel ve ekonomik elitleri Batı'ya gittiğinde büyük bir sorun sorunu yaşarken kendi ülkelerinde Batının kültür elçileri olarak kendi halkına ve onun kişiliğine, değerlere son derece hoş davranışlar? Neden bugün hiç sömürgeleştirilmedi ile övünen bir ülke olarak Türkiye kültür hayatlarını bağımsızlaştırmamış ve demokratikleştirmemiştir? Neden Türklere ve Müslümanlara yönelik olumlu koşullar itibarsızlaştırılır; olumsuzluklar abartılır ve bir tek Türkiye'de parlamento gibi düşünülür mü? Neden muhafazakar milliyetçi kesimler büyük bir kavga sorunu yaşıyor?İşte bu ve benzeri tartışmalarda genellikle polemik dillerin ve hamasetten uzaklaşmamış; bu meseleler yanlış zeminde akademik bir doğrulukten uzak bir şekilde tartışılmıştır.Elinizdeki kitap bu tartışmaların artık akademik bir zemin bulmasının zamanının geldiği düşünülerek yapılmış bir akademik tartışma iddiası yapılabilir.Tanıtım Metni