Kurt Yolu

Başımıza ne geldiğini bilmiyoruz. Bildiğim tek şey, bir gün bütün haritaların işe yaramaz hale geldiği ve kendi haritamızı yapmak zorunda kaldığımız.Fırtına bulutu gelip onu aldığında Elka yedi yaşında bir kızdı. Büyük Aptallık ve Çöküş'ün ardından ormanların bataklığına, şehirlerin harabaye dönüşmesinden sonra dünyadan ne kaldıysa o elinde vardı. Bu dünyada pek güvenmiyor, hayatlar ormanda sürüyordu; Yolları, kasabaları, insanları sevmiyordu. Kısa hayat boyunca ormanın ve kendi kurallarıyla yaşadıkları ki bunların ilki, başka bir insanın yolundan kaçmaktı. Ormanda yalan yoktu, orman yalan söylemeyi bilmezdi. Hayallerin gerçekleşmesi yoktu, kusurlar yoktu; ormanda insanların yanlarında götürdükleri hariç her şey görülüyordu. Elka önce avlanmayı öğren, kurtlardan ve ayılardan kaçmayı; sonra da çevresinde kötü bir şeylerin değişmesinin değişimi vardı. Artık bu ormanda kalamayacağını anlayıp anne ve babasını bulma dostuyla kuzeye gitme kararı verdi. Bir plan vardı ve bunu sonuna kadar uygulayacaktı. Kurtlar ve ayılar yenilendiklerinde pes etmezdi. Vahşi yaşam, kaslarında ve kemiklerinde güç kalmayana kadar yaşamaya devam ederdi; Vahşi yaşam pes etmezdi, Elka da yapmayacaktı.“Daha ilk sayfanın beni içine alarak, dikkate alınan değer bir ilk roman.Bana Cormac McCarthy'nin Yol'daki yabani dünyayı hatırlatıyor.” –Nick Cutter, Karanlık Ada'nın yazarı“Baş döndürücü... keyif veren bir üslup ve muhteşem karakterle bezenmiş dahiyane bir gerilim hikayesi.” –Scott Hawkins, Kül Dağı'ndaki Kütüphane'nin yazarı “Çetin ve dehşetli, öngürebilir bir kıyamet sonrasında dünyaya yayılan gerilimli bir yolculuk.” –Paul Tremblay, Kafamdaki Hayaletler'in yazarı