Tudem Yayınları
Sonraki Öykü
Sonraki Öykü
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Bir öyküyü “mükemmel” yapan şey nedir? Aytül Akal'ın “Tek Başıma Okuyorum!” koleksiyon için kaleme kayıtlı Mükemmel Öykü, çocuk edebiyatının her yerindeki “steril” kitap olgusunu, sansür ve otosansür kavramları özelinde ele alan, ezber bozan bir metin. Fikir yaratma sürecinde dışarıdan “müdahalenin” yaratıcılığa nasıl olumsuz etki yaptığını gösteren bu hikaye, çocukların hayal gücünü beslemek için onları destekleyip özgür bırakmanın önemini vurguluyor. Zamanın kısıtlı anne babalarıyla ilişkisine renkli bir parantez açan kitap; Burcu Koçer Oruç'un göz alıcı çizimleri eşliğinde okurları kendi “mükemmel” öykülerini yazmaya heveslendiriyor. “Öykü yazıyorsan kalemle, kâğıtla yazıyorsan” diyorsanız, bir adım geriye çekilin ve düşünün: Öykü yazmak şakaya gelmez! Öğretmeni Defne'den, 14 Şubat Dünya Öykü Günü için sınıfı adına bir öykü kaleme almak ister. Kitabın çok sevdiği için bu ödülün onu reddetmeyeceğini düşünen küçük kız, henüz ne hakkında yazacağına karar verirken annelerinin yersiz müdahalelerine maruz kalıyor. Bulutlar pembe değil, beyazmış.Küçük kertenkelenin yolunu kaybetmesi çocuklarda kaygı yaratabilirmiş.Uzaylıların varlığına inananlar var, inanıryan var...Öyle yazma, böyle yazma! Defne onun yazdığının üstünü çizip yeniden başlamaktan yorulmuşa benziyor. Acaba bir öyküyü mükemmelleştiren nedir? Eğlenceli olması mı? Öğretici olması mı? Yoksa “sakıncasız” olması mı? Hayal gücünün sınırsızlığından beslenen Mükemmel Öykü, fırsat tanındığında çocukların tek başlarına neler başarabileceklerini neşeli bir dille anlatan, “mükemmel” bir kitap!Tanıtım Metni
Paylaşmak
