Nal sesleri

Edebi yapıtlarımız, yani, masalımız, öykümüz, romanımız ve diğer türler; Düş ve düşünce dünyamızın en parlak, en heyecan verici, en değişken, en yaratıcı alanda kendine yer bulur. Ünlü bilgin Einstein'in "düşüş gücü bilgiden daha önemlidir" sözü de, düş ve düşlem dünyamızdaki zenginliğin bizi ne kadar üretken kılacağına, başarılı bir insan olabilme yolunda hangi önemli adımları açacağına işaret ediyor. Nal Sesleri, uyaran, şaşırtan, düş gücümüzü zorlayan bir öykü dosyası... Televizyonlarla, tanıtım çalışmalarıyla bizi kendisine gelen, çok şeytan, alışılageldik olan kitapların, filmlerin, dizilerin ya da oyunların bizi çok da geliştirmelerinin farkında olabiliyor muyuz acaba? Ayrı birer bireyin olarak var olmak, yaşamda iz bırakabilmek yerine, birbirinin aynısı gibi yaşamak, benzer düşünen kişilerin bir tüketiminin sıradan bir parçası kılınmaya doğru sürüklenip götürülüyoruz sanki. Kaynağında, bize çok yakın bir coğrafyadan, daha dün yaşanmış gibi sıcacık anılardan söz eden bir sesi satırlarında ayırır. Büyük kentlerin karmaşıklığından, beton ve otomobil sıkışıklığından, kullanıcılarla ve kullanıcılarla dayatılmış bir yaşamdan dışarı taşmayı başarmış birisi el sallıyor bize. Bizden, aramızdan biri o... Dörtnala koşturduğu atının üzerinde, doğa ve hayvan sevgisinin coşkulu kucağına, yeni düşler ve heyecanlar hareketlilik çağırıyor... Yılkı atlarınınki kadar onurlu, yılkı atları kadar direngen olsun yaşam sevinçlerimiz... Tanıtım Metni