Oku Yaz Anlat

Yazmak, birikim işidir. Birikimden harcamadan olmaz değil mi? Okuduklarımızı, dinlediklerimizi, yaşadıklarımızı düşünüp eğitim bildiklerimizi ve çıkardığımız yük birikimi olarak hafızamızda depolarız. Ancak insan unutulan bir varlık. Bu eksikliğinin belirtileri varan insanın izleri. “Zaman vurmadan silgiyi, yazıyla bağla bilgileri!” demişler ve biriktirdiklerini yazıya geçirmişler. Onun için yazılanlar için öğrenmenin temelidir. ... Genç arkadaşım, yazı illa yazar olmak için başvurulan bir araç değildir. Yazılan insanın bizzat kendisidir. Yazmak akılda tutmaktır, öğrendiklerimizin silinip gitmesine engel olmaktır. Yazmak insanın kendisiyle, iç dünyasıyla hesaplaşması, dertleşmesi aynı zamanda. Yazarak insan kendini tedavi eder. Yazma arzusunu insanın öğrenmesi ve okuma merakı da artar. Yazma alışma işidir. Kalemi bırakırsan kalem de seni bırakır. “İşlerin en değerli birinin az da olsa sürekliliği olanıdır.” denmiştir. Bir eylemde önemli olan, sürekliliktir. Yazma arzusu olanlar için seçtiklerimiz şudur: Yazmaya hemen başla, ihmal etme, sürekli yaz. Yazının ihmal edilmemesi, tembelliğin sevmez. Kalemini bırakma. Kalem elinde olursa yazmak istersin. Yazmak, daha fazlasını öğrenmek istersin. Böylece kendi kendine çözülür, yazar olma süreci devam eder. Tanıtım Metni