Olalla

Stevenson'ın İspanya'nın ücra bir köşesinde, dağlarda geçen bu tüyler ürpertici öyküsü çürümekte olan aristokrasi ve trajik aşk temalarının yanı sıra vampirlik anıştırmalarıyla dikkat çekiyor. İlk kez 1885 Noel'inde The Court and Society Review'da bir hayalet öyküsü olarak yayımlanan Olalla, geçmişte Dr. Jekyll ile Bay Hyde gibi Stevenson'ın düşüşlerinden doğdu. Yazar düşünürken gördüklerini geleneksel bir anlatıya ulaşmakken çekebildiğiniz bir yazısında bizzat anlatır. Yarımada Savaşı (1808-1814) sırasında İspanya ordusuyla birlikte savaş sırasında yaralanan genç bir İskoç subayı hastanede tedavi gördükten sonra hava değişikliği nedeniyle zavallı düşmüş soylu bir evde pansiyoner olarak yerleştirildi. Orada kendini akla hayale sığmayacak olaylar içinde bulacaktır. Olalla, gotik edebiyatın kimi özelliklerini barındırır: Stevenson'ın yaman fırtınaların tozu dumana kattığı kıraç ve dağlık arazilerdeki viran bir konakta geçen öyküde yarattığı kasvetli atmosfer, soyunun günahlarının kefaretini ödemek için dünyadan eli eteğini yapan olağanüstü güzellikte bir genç kız, lanetlenmiş bir soy, sadizm… Yazıldığı zamandan beri göz ardı edilen bu muazzam öykü, Modern Klasikler Dizisi'nde yerde bulunuyor. Tanıtım Metni