Ölü Dilde Bir Hayalperest

''Bu hayatı nasıl yaşamalıyız?'' Benzersiz üslubuyla pek çok yazarın hayranlığını kazanan Grace Paley'den, sıradan insanların ''sıradan'' yaşamlarına ayna tutan sıradışı öyküler: Ölü Dilde Bir Hayalperest. 1995 yılında Pulitzer Ödülü'nde final olarak kalan Toplu Öyküler seçkisinden derlenerek Türkçede ilk kez yayımlanan bu öyküler; İnsanlara, yalnızlığa, varoluşun getirdiği kaçınılmaz korku ve arzulara dair çözülen tespitleriyle zihinlerde uzun bir süre yer alacak. Gözlem gücüyle okurunu şaşırtmayı başaran Paley, kendi deyişiyle, yaşadığı ülkenin ve şehri sakladıklarını gün yüzüne çıkıyor, anlatılmayanı öğrenirken, hayatın iç acıtan keskin ayrıntıları kendine has iyimserliğiyle yumuşatıyor. New York'un alt sınıf insanlarının, göçmenlerin, bekâr annelerin, aldatılan karıkocaların yaşamlarına bütün doğallıkları içinde tanık olunabilen bu son derece özgür ve kimi zaman taşıdıkları dramatik içerikle genişleyen eğlenceli diyaloglara dayalı öykülerde. Kadınlar hakkında yazmanın başlı başına ''politik bir eylem'' olduğunu vurgulayan yazarın; Kadın-erkek uyumluluğu, anneliği, evlilik ve cinsel ele alışındaki eleştirel ve alaycı tavrı, gerçekliğin en ağır olayları yüzümüze vururken bile elden bırakmadığı mizah anlatımı, onu bütünüyle özel bir yazar hâline getiriyor.