Orta Çağ Avrupası'nda Ölümle Dans

XIV. yüzyıl, Avrupa için oldukça önemli bir dönemdir.Çünkü bu yüzyıldaki kıtlıklar, uzunluklar, savaşlar, ekonomik ve siyasi krizler ve de son heretik bölümlerin Avrupa, yeni bir değişim ve dönüşüm süreçlerinde ortaya çıktığı bir dönemdir. Yaşanan toplumsal krizler ayrıca Avrupa toplumunun yeniden şekillenmesini sağlamıştır. Orta Çağ'da Avrupa, dünyada bir nevi kendi aynasındaşamaya çalışmıştır. Dolayısıyla bu aynada çok farklı yansımalarla karşılaşıyoruz. Tüm insanlar, kendilerinin daha güvenli bir dünya yaratma arzusunda olup bunun için yapılanlar, tam anlamıyla insanlar illüzyonlarla dolu bir dünyada yok olmaya zorlanmıştır. Orta Çağ insanı da yok olmaya karşı koymak için bu illüzyonlarakarşı büyük bir mücadele göstermiştir. Bu kitabımızda da dünyanın kendi aynasında yeniden inşa etmeye çalışan Avrupa'nın XIV. yüzyılda yaşanan felaketler, insanlarınkıtlık ve veba karşısında ölümle mücadelesini, finansal krizleri,yeni devrimleri, ölüm ve yaşam arasındaki mücadelede milli bilincin oluşmaya başlamasını, bu yeni bilincin sonraki nesillere miras bırakılması için yapılan savaşları, ikili Papalık sistemi ya da kısaca şöyle diyebiliriz kıtlık ve veba karşında Avrupa'nın siyasi, sosyal ve ekonomik ve hatta psikolojik olarak ölümle nasıl dans ettiğini anlattık. İşte Avrupa'nın ölümle dansı… Tanıtım Metni