Osmanlı'da Muhalefet
Osmanlı'da Muhalefet
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Bir orta zamanların imparatorluğu olarak kurulan Osmanlıların hanedanı ve onun başında bulunan hükümdarın elinde şekillenen yönetim anlayışı, çağdaşlarından farklı olarak devlet ile tebaa arasında olumlu bir ilişki kurabilme yeteneği gösterebilmişti. Her ne kadar hükümdar dünyevi ve uhrevi yetkileri elinde toplamış bulunsa da bu kurumları kullanma yolunu seçmiş, dolayısıyla görece diğer devletlerden farklı olarak tebaanın ruhunda çığır açıcı yönetme becerisiyle meşruiyetini sağlamada oldukça başarılı olmuştur.Bu başarının sırrı bir sihir değillara riayetin olduğu kanun ve mutedil anlayış idi. Geniş halk kitlelerine karşı kendini kabul ettirmede elde edilen başarı yine de hükümdarda müşahhas hâle gelen yönetme erkinin ömrü ele geçirme isteğine bağlı olarak ortaya çıkan muhalefetin oluşumuna bağlı belki de en önemli sorunlarından kaynaklanıyordu. Gerçi Osmanlı İmparatorluğu'nda, hukuki ve nazari açıdan tartışılması dahi düşünülemeyen hükümdara karşı bir muhalefetten bahsetmek ne kadar mümkündü? Tarihî kayıt takibi hemen her devirde hükümdara karşı ve iktidarda kalan farklı ve fasılasız muhalif hareketlerin varlığına işaret ediyor ki, Osmanlı'nın bu değişime devam etmesinin öncüleri bazen hanedanının bir üyesi, bazen bir dinî lider, bazen ise imparatorluğun bir tutucusu olabiliyordu. İşte bu mücadele “kutsal Osmanlı hükümdarı” ile onun çevresinde kümelenmiş bürokrat elitlere karşı girişilen muhalif hareketlerin kapsamında ve iktidar erkini elinde tutanlarla onu ele geçirmek isteyenlerin mücadelesinin bilinmeyenlerini sunuyor.Tanıtım Metni
Paylaşmak
