Osmanlı'dan Kurtuluş Savaşı'na Ankara

Türk tarihselliği akademik kurumlara kadar Hüseyin Hüsamettin Yaşar'ın ancak 4 cilt basılan Amasya Tarihi, İsmail Hakkı Konyalı'nın Konya Tarihi gibi çok sayıda toplanan örneklerini gördüğümüz yerel tarihçiler arşivleme önemli aşamalar kaydedilmiştir. Çalışmalarını yakından incelediğim Hasan Çekiç, coşkun bir profesyonel ruhla, bilimsel olarak öğrenilmede hazırlanan Ankara Tarihi kapsamlı çalışma, bu kabil bir eser olma özelliğine sahiptir. Hasan Çekiç'in Osmanlı hâkimiyetinden Milli Mücadele'nin başlangıcına kadar uzanan 6. yüzyılaşan bir dönem ele alan geniş Ankara Tarihi işleyişin bu hacimli ikinci merkezi, siyasi, genel ve toplumsal Ankara içeriğinde bilinen ve ilgi özelliklerine kadar anlatılanlardan başka, ağırlıklı olarak sanat tarihi, mimari ve konu başlıkları ile zenginleştirilmiştir. Hasan Çekiç'in bu çalışması, yerel okuyucular kadar Türklerin uzun dönemlerini Ankara bakış açısıyla anlamamıza fırsat veren emek ürünü ciddi bilimsel bir çalışma olarak dikkat çekmektedir. Türk akademisinin resmi verilerinden azami derecede istifade eden çalışma, yaklaşım ve nitelik olarak da esaslara riayet etme titizliğini de yansıtmaktadır. Eser sayesinde genel tarih, gidiş tarihin dağılımı, pek çok ayrıntı yanında bölgesel yüzyıllar boyunca bir değişim gözlenebilmektedir. Hasan Çekiç'in hayranlık uyandıran bu bütün emeğini saygı ve takdirle karşıladığımı, eserin geniş bir ilgi uyandıracağına dair görüşümü de memnuniyetle ifade etmek isterim. (Prof. Dr. Abdullah Gündoğdu Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Öğretim Üyesi) Ankara sof yurdudur. Ve kadınlar tamamen rengârenk sof ferace giyip neşeli edeplice gezerler. Ankara pastırması ve tiftik keçisinin eti sanki misk kokusudur, zira keçileri dağlarında pırnar (meşe) yaprak bölgeleri. (Evliya Çelebi, Ankara Seyahati, 1648) Biz Osmanlı hanedanına göre, ordunun koruyucusu Hacı Bektaş-ı Veli, Anadolu'nun devleti ve Osmanoğullarının koruyucusu Hacı Bayram Veli'ye inanırız. (II. Abdülhamid) Ankara, Anadolu'nun incisidir. …Halkı son derece çalışkandır. …Genellikle Doğu memleketlerinde görülen aylak gezen insanlar burada yok. (Alman oryantalist AD Mordtmann, Ankara Seyahati, 1859) İzmit'te kalırken -Ankara'ya gelmeden önce- …Ermenilerin acımasızca baskılarına maruz kaldıkları, kendilerine hiçbir zaman adil davranılmadığı anlatılmıştı. Ankara'ya geldiğimde ki iki din halkının arasında herhangi bir çatışma yokmuş gibi görüldü. Müslümanlar ile Hıristiyanlar gayet iyi geçiniyorlardı. Türk milletinin konukseverliği ünlüdür. Türklerin cömertliği aynı kalitededir. (İngiltere'de) Türk milletinin onurunu lekeleyen, onları dünyanın bütün kötülüklerine sahip suçlayanlar, broşürler yazmayı bir kenara bırakarak biraz Anadolu'da dolaşırlar iyi olurlar. “Şeytan göründüğü kadar kötü değil” diye eski bir söz vardır. Kendilerini Hıristiyan olarak ekleyen yazarlar, pek çok konuda Anadolu'daki Türklerden ders alabilirler. (İngiliz subayı Frederick Gustavus Burnaby, Ankara Seyahati, 1876) Burada kadar hırsızı az bir memleket yoktur. Evlerin kapıları şöyle kapanmış olduğu halde, burada uzun süre ikametim sırasında, bu tür olaylardan (hırsızlıktan) söz aldığını hiç duymadım. (Fransız seyyah, arkeolog Charles Texier, Ankara Seyahati, 1843) Tanıtım Metni