Otorite ve Öteki

Yüzyıllardır insanlar ve mikroplar arasında amansız bir mücadele yaşanıyor. Salgın hastalıklarla karşı karşıya kalan toplumlar, yaşamlarını derinden yaşadıkları bu krizlerle çıkmak zorunda kalacaklar. Her ne kadar hayatta kalırsa, bireylerin üremesinde gerçekleşmesi olsa da, boyutuna dönüştükten sonra çok köklü toplumsal boyutuyla dikkat çekerler. Toplumlar üzerinde yıkıcı sürekli yol açmış bu doğal felaketler (veba, kolera, grip, COVİD-19.), ister istemez insanların davranışlarında ve sosyal yapıda derin izler bırakmış, politik yapıların vb. İnsanlık tarihi boyunca yaşananlar; İktidarla bireyi, yönetilenle yönetileni “otorite” işleyerek, birey ve toplum arasında geleneksel olarak yeniden yazmıştır. Artan risk, artan ve yaygınlaşan bir bakıma makul düzeyde ve bu durum toplumsal olarak da onaylanır. Gözetim ve disiplin yoluyla iktidarlar, halkın rızasını da alarak biyopolitik uygulamaları genişleterek otoritelerini sağlamlaştırırlar. Tüm gezegeni kontrol etme çabasındaki neoliberal kapitalist iktidar, biyopolitik uygulamalara ek olarak disiplini mikro düzeylere kadar yayarak “viropolitik”, “zoopolitik” bir kuşatmaya dönüştürmek yoluyla gücünü pekiştirmektedir. Gözetim eylemlerini, taktiklerini, değişikliklerini ama devamlılığını sürdürmeye devam eder. Otorite günümüz dünyasında, sıvı bir kamuflaj aracıyla daha az görünmeye başladı; bunun sonucunda kitleler sistemin parçası olarak ona hizmet veriyor, bir ölçüde sistem enerjisi sağlıyor ve onu çeviren çarklardan biri olduğunu kavrayamıyor.Tanıtım Metni