Para ve Devlet

Ekonomideki baskının görüşe göre bir değişim aracından başka bir şey olmadığı ve ekonomi piyasasının “görünmez el”ine tesliminin özellikleri en iyi sonuçlar elde edilir. Paranın “düzensizleşmedikçe” önem taşımadığı ve piyasaya sürülen devlet müdahalesinin genellikle işlerin daha da kötüleştirildiği makroiktisat politikalarında egemen görüş olagelmiştir. Oysa 1929-1932 Büyük Buhranı ortodoks ekonomisinin ayrılmalarını boşa çıkarmıştı. Ayrıca devlet, işverenler ve sendikalar arasında oluşan istikrarsız güç dengesi, Keynesyen politikalarının Batı dünyasının yeni genel paradigması olarak ortaya çıkmasını sağlıyor. Ne var ki 1970'lerin stagflasyonu Keynesyen politikasının tümden reddine yol açtı. Yaklaşık 30 yıl sonra gerçekleşen 2008 mali yılının yol açtığı küresel dramanın başrolünde bu kez para ve devlet varken, iktisat onlara hak ettikleri başrolleri vermekten çok uzak kaldı. 2008'den bu yana yeni bir “büyük fikir”in ortaya çıkmadığı gibi, ortodoks ekonomide anemik bir küresel ekonomiyle baş başa bırakan cezalandırıcı kemer sıkma politikalarını yasalaştırarak çalışmalarını sürdürüyor. Günümüzün en seçkin politik iktisatçılarından Robert Skidelsky, okurları Keynes'in “büyük fikir”inin temel unsurlarıyla tanıştırmayı ve iktisadın katı bir bilim olmadığını göstermeyi; ayrıca gelecek nesil iktisatçıların hapishanedeki hapishanelerden kurtarılmaları ve para ve devlete hak ettikleri rolleri vermeleri için cesaretlendirmeyi amaçlıyor. Makroekonomiyi yeniden bir analiz birimi haline getirerek okurlara 2008-2009 ekonomik dağılımının Keynesyen çözümlemesini sunan Para ve Devlet, iktisat biliminin geçmişine, geleceğine ve nasıl anlatıldığı genel olarak eleştirel bir inceleme.Tanıtım Metni