Roman Kimlik Kültür

Edebî türler içinde, şiir, çok zaman “ben”den yola çıkar ve “ben”in çevresinde dünyalar kurulur. Hikâye ve romanların öznesiyse, daha çok “o” veya “onlar”dır. Hikâyeciler ve romancılar, şairlerin tersine, kendi “ben”lerini değil “o”nu, “onlar”ı, “başka”larını anlatırlar. O kadar ki, insanın ve hayatının yolculuğunu anlamada psikologlar ve sosyologları aşabilir, filozoflarla yarışabilirler. Çünkü bunların konusu; “genel olarak insan” değil, “özel olarak insan”dır. Yani yazarlar tek bireyler, tek kişilikler üzerinde dururlar ve düşünürler. Kurgusal dünyalarda var olan “gerçek insanlar”la okuyucuya yepyeni “alternatif hayat” deneyimleri sunarlar. Öyleyse, bir hikayeyi veya bir romanı analiz etmek büyük, küçük küçük sayfalardan büyük dünyalar ve yaşama biçimlerini çıkarmak demektir. Başka bir söyleyişle, bir roman veya hikâyeyi çözümlemek demek, insanı ve hayatını çözümlemek; yaşamayı, hayal kurmayı, yaratmayı, mutlu ve umutlu olmayı öğrenmek demektir.İşte bu kitapta, çağdaş yazarlarımız, Selim İleri, Orhan Pamuk, Mario Levi, Gülcemal ve Ece Erdoğuş'tan belirlenmiş kayıtların ayrıntılı incelemeleri ve değerlendirmeleri bulunmaktadır. Ali Budak, birleştirilmiş romanları hem güzelliksel hem de niteliksel olarak sorguluyor hem de onların çağda edebiyat kuramları aralıklı olarak yorumlanıyor ve çözümleniyor.Tanıtım Metni