Rüyalar ve Uyanışlar Defteri

Sahicilik, yanmış ormanlardan artakalan kül dağlarının kederiyle soluklanmaktır, yapayalnız ve bir başına soluklanıp iç ayakta durmak; ama kilometreler boyunca arabalardan fırlatılmış pet şişelerin, meşrubat kutularının pisliğine bulaşır kederin, naylon torbaların yarattığı iç hücrelerinde boğulur...Rüyalar ve Uyanışlar Defteri'nde Latife Tekin'in boyunca koyun koyuna yaşadığı defterine düşen notlar var. Onun ta en edebiyat edebiyatını besleyen ve giderek kristalleşen söylemlerini, politik tavrını ortaya koymakla yakın tarihe düşmeyen bu metinler kirlenen siyaseti, iktidarın peşindekileri, sesi kısılanları ve doğal olarak insanın doğasından kopuşunu belgeliyor. Dağın etine girmiş iş makinelerinin, yanmış ormanlardan artakalan bulutlarının, nükleer santrallerin yol açtığı ovaların, kuşların terk ettiği gökyüzünün gerçekleştirmek için sürdürmekta enerjiyi dağıtmak ekolojik yok etmek uğruna seriyor. Kadınların ne zaman tahrip olduğu üzerinde düşünüp çocukluğun manifestosunu yazmaya girişen Tekin, hepimizi özellikle insan odaklı dünya görüşüne ve tüm dünya hakim olan eril dile itiraz etmeye çalışıyor. edebiyatın özgürleştirici gücünü hatırlatıyor okurlara; tabulara, rant peşinde koşan siyasilere, siyanürlere, buldozerlere… kısacası hakikat güce meydan okuyor.Tanıtım Metni