Hayykitap
Şermin
Şermin
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Ah şimdi ne olurdu nergis kokan diyarlarda, nergis kokusunun yanında olsaydı. Anlatsa, anlatsa içinde tuttuklarını, anlattıkça ağlasa, ağladıkça anlatsa… Ona, onu ne kadar çok söyleyebildiğini söylese, ah bir söyleyebilse! Onsuz sol yanının hep bir eksik, ezik kalması, acıyıp yanmadığını dese. O yokken yapamam diyor ne varsa, alışamam diyor ne varsa alıştığını, ama bir tek onun yokluğuna alışamadığını söylese. Utanmadan, usanmadan! Haykırsa onu ne kadar çok yapıyoruz tüm dünyada. Dese, “Kimilerinin varlığı yakar, bazılarının yokluğu, beni de en çok senin yokluğunun yaktı nergis kokusum!” Öylece göz kapasa ve mis kokulu annesinin koyunda uyansa. Ah keşke! ŞERMİN Yıllar Sonra Kötü bir felaketten doğan, kurtulup kurtulamayacağı belirsiz bir kadın. Onun hiç görmediği, tanımadığı, gönlü herkese uzak kız kardeşi. İkisi de kendi paylarına düşenler yaşamışlardı ama başkalarının acısından habersizdiler. Ve onların, ikisine de annelik yapamamış, hayatı zorlukları ve evlatlarının acısıyla geçmiş, onları sevebilmek için yanıp sönen anneleri. Üç kadının hikayesi. Üç yaranın hikayesi. Üç kişinin hikâyesi. Ve gün geldi, insanların yaralarından tanıdılar, başkalarının yaraları kadar anlaşılırlarTanıtım Metni
Paylaşmak
