Şeyleşme

Uzmanlaşmanın, karmaşıklaşmanın ve olayların çoğalma hızının arttığı, dikkatin azaldığı, hafızanın zayıfladığı çağdaş dünyanın keşmekeşinde toplum ile bireyseli anlatımlarından örülü, birbirini besleyen canlı bir ağ olarak görmek gün geçtikçe güçleniyor. Bugün kendimizi ve sevdiklerimizi hazır kalıplara dökerek “şey”leştiriyor, sayılarla ifade edilen ruhsuz bir denklemin tarafları olarak tanımaya ve tanıtmaya çalışıyoruz. Modern Batı sosyal kültürünün ve bilimlerin başına bela olan özne/nesne ya da yapısı/fail ikiliklerinin bize ait olan bu bakış, bireyselden topluluğa, azınlığın çoğunluğuna, toplum ve toplum aracılığıyla tanınmayı bugün yüzlerin, kaygıların, ilgilerin ve imkanların silindiği, metaların ve niceliklerin tek gerçeklik olarak ortaya çıktığı yavan bir portreye mahkûm. Bu kitapta, çağdaş düşünceye damgasını vurmuş felsefeci ve sosyal bilimci Axel Honneth, modern deneyiminin değişen şeyleşme olgusunun geniş, sınırları, toplumsal kaynakları ve insanın insan yapagelmiş tanı(n)ma çabasının çağdaş patolojisini irdeliyor. Felsefece, bir sosyal bilimcinin ve sosyal bilimcinin yapısına sahip bir felsefecinin bakışıyla Lukács, Heidegger, Piaget, Dewey gibi isimlerle hesaplaşarak, şeyleştirmeden tanımanın ve şeyleşmeden tanınmanın olanaklı olup olmadığını düşünüyor. Tanıtım Metni