Şeytan Şatosu

Emanet! Bir emanet bırakıldı dört kardeşe. Bir arama bulma operasyonu başlatılması ayrı yerden ve zaman diliminde yapılmıştır. Emanet peşine düştü hepsi birinden habersiz. Bu yolda çok acı yaşandı. Kurtarılması gerekmiyordu. Geriye safa acı dolu yıllar kaldı. İhanet edenin kim olduğu bilinmeyen bir sır kuyusuna gömülmüştü. Yıllar sonra kader kendi planını devraldı ve kelebek kadar naif iki kadın bir araya getirdi. Biri candan için candan vaz geçmeyi seçti, diğer vatanı ve dini için kanından vaz geçti. Sırlarla dolu kötü bataklıklarda uzun süre yürüdü ve iki kelebek birikimita iz bırakmadan devam etti. Tam da bataklıktan silaya yolculukları adı verilen operasyon ile çıktıklarında bekleyen sınavların beklediğini fark etler. Asıl mücadele ise o zaman başladı. Biri; “canan candan ötedir, canan için canımdan vaz geçerim” gürledi. Diğeri; "Devlet diyen hava, taş, toprak, sudan oluşan bir kara parçasıdır. Onu vatan yapan içinde yaşayanlardır. Vatanı değerli kılan ise, Vatan için vazgeçtiklerimizdir. Ben vatanım için her şeyden en önemlisi kendimden vazgeçtim. Vatanım için, milletim için, dinim için tüm kötü lakaplarınıza katlananım. Ben cehennemden korkmayanım. Cennet'ten gönüllü vaz geçenim. Karşılığında ise tek canım yaradan'ın rızası. Ben vatanım yanmasın diye yakmaya seçenim” gürledi. İki kelebek de kötülüğe karşı savaş açtıklarında bilmiyorlardı. İkisinden de bir vazgeçiş içindi. Onlar vatan ve kardeş için kendinden vazgeçmişlerdi. Onlar bir yerde yaşadılar, yaşamaya cesaretleri vardı. Peki sizin onların hayatlarını takip etme cesaretiniz var mı? Tanıtım Metni