Sınırdakiler

“İntikamı” ancak “vazgeçme” sınırına kadar sürdürebilebilirsin. Hepimizin içinde birer sadakat, vazgeçmek ve intikam öyküsü olsa da bunu satırlara taşıyabilmek, işte ancak bu kadar sınıra dayanabildik: Sınırdakileri... – Uğur Batı Sadakat; Zalim, öfkeye, geçmişe ya da acıya duyuluyorsa, yön “çekene” doğrulmuş bir intikam okuna dönüşebilir. Vazgeçmek, pes etmek değil, “çektiğini” senden ayrıldığı için böyle zamanlarda... Aramızdan 15 okçunun kitabıdır bu. Dilerim ki okunsun. – Sibel Algan Yazmak, kendini yaralama meselesidir. Kendini yaralarken, yaralanan kendin değilmişsin gibi davranma meselesidir. Bu satırlara can veren yazarlar bunu başardılar. Kendi yaralarını karakterlerinde örerek okurun karakterlerle özdeşleşmesini sağladılar. Yazarak çözümler yaralarken kurtarıcı yaralarını kanrtmanın yollarını buldular. – Hakan Akdoğan Hayatın coğrafyasında neler yaşanır kim bilebilir ki? O sınıra gelenler mi yoksa çok daha önceden bu yol ayrımlarını sezenler mi? Sadakatin erdemi intikam karşılığının törpüler mi yoksa körükler mi? Evet, belki bazı şeyleri yaşamadan bilemeyiz ama yazmadan da anlayamayız. Ben her zaman, edebiyatın sürdürülebilmesidir. İşte bu kitaptaki öyküler, sınırdakileri o çizgiye ulaşan anlamanın etkili bir yol sunuyor bize... – Gülşah Elikbank Kendine sadakat göstermenin yegâne yolunu kendi sınırları içinde zorlamakta olan cesur yazarlarımızın hikayelerini okuyacak, kesinlikle ki benim kadar sizi de heyecanlandıracak. – Zuhal Gürçimen İnsanı insanı, insani duyguları anlatan bir büyüklükte insanın öyküsünü, sonuçtan çok şey yaşayacağız. – Hasan Gümen Vazgeçebilme cesareti olan kişi, kendine de değerlere de sadıktır. Ve sadakat, geldiğinde en büyük intikam... Bu üç kişinin veren arkadaşları gönülden tebrik ediyorum. – Selda Terek Tanıtım Metni