Sosyal Isınma

Küçük bir etkileşim büyük bir yıkıma neden olabilir! Kimse böyle düşünmemişti. Her şeyin daha iyiye gitmesi bekleniyordu, dağılım değil! Günümüzde dijital deneyimden yoksun kullanıcılar Facebook'u internet zannederken haber analizlerindeki her şeyin doğru ve gerçek olduğunu varsayıyor. İşte boyut karmaşası! Twitter'da masum bir tweet, tweet'e yapılan yorum ya da retweet'le kavga başlıyor, birbirine karışan insanlar birleşiyor. İşte bir kafa karışıklığı daha! Sosyal medya devleri küresel çatışmaları körleştiriyor ve dezenformasyona izin vererek bizi kaosa sürüklüyor. Peki, bu kadar büyük bir kontrolü nasıl elde ettiler ve bunun hayatımıza etkisi nedir? Sosyal sıcaklık, dijital varlığımızın bir yan ürünü olarak gerçekleşti. Küresel sıcaklık gibi sosyal sıcaklıkta da kaynayan sudaki başka bir kurbağa. Her gün ısıyı biraz daha artırıyoruz ama bu durum kurbağanın korkup tencereden donatılması henüz olmuyor. Evet, küresel ısınmada olduğu gibi burada da kimleri ayırmak bazen zorlaşıyor. Charles Arthur Sosyal Isınma'da, Mark Zuckerberg ve Jack Dorsey gibi milyarder CEO'ların kasıtlı olmadığında ısrar ettiği çok sayıda örnek inceleniyor. Sosyal ortamlarda kullanılan yöntemler (algoritmalar, makine geliştirmei vb.) hızlı bir şekilde hoşgörüsüzlüğe, ırkçılığa, şiddete ve hatta soykırıma yol açabilir; Ayrıca bu platformların sağlıklı kullanıcı ile sağlıksız kullanıcı arasındaki farkı ayırma konusunda ne kadar aptalca davrandıklarını ortaya koyuyor. Şiddeti körüklemek için tasarlanmış sahte haberlerin WhatsApp'ta körü körüne iletilmesi nedeniyle Hindistan'daki Müslümanlara yapılan zulmü, cep telefonlarının ve Facebook'un ülkeye girmesiyle Myanmar'ı kan gölüne çeviren olaylar bütün gerçeklikle göz önüne seriyor. Kurbağa mıyız yoksa kaynayan su mu? Hikâyenin tamamını okuduktan sonra sosyal medyanın sosyal değişimi için pozitif bir güç olmayacağını göreceksiniz.Tanıtım Metni