Tarih ve Tin

Joel Kovel “teneke” ve “ruh” kavramlarının insanın özgürleşmesi için sunduğu imkânları enine boyuna incelediği bu = hem kapitalizmin hem de Yahudilik, Hıristiyanlık, Budacılık gibi kurumlaşmış dinlerin güçlü bir eleştirisini sunuyor. Yazar, kitap aslen Hegel'in başlattığı ve Marx, Nietzsche, Freud, Kafka ve Heidegger'in çeşitli biçimlerde sürdürmüş oldukları “tinsellik olayların dindışı bir birliktelik geliştirme” projesinin sürdürücüsü olarak tasarlamış. Tini cisimsiz bir töz olarak görmüyorsunuz; Ona göre, insanların toplum-öncesi doğasında, “varlığın plazmasında” olan ama tezahürleri her zaman tarihte bağımlı olan bir ilişki biçimidir. Verili, dünyanın reddi ve her türlü tahakkümün eleştirisi üzerinde temellenen tini ücretsiz edim, “benliğin kırılması dışında Öteki'nin tüm farklılığı içinde bilgi sahibidir”. Bu anlamda da tinsellik dinsel öğretilerden çok daha fazla şeyi içerir. İnsanın varoluşunun her alanında; Cinsellikte, siyasette, düzenli düzende ve bunların devamında tinsel olanaklar vardır. Ama Egosal, yani Öteki'ni tanımaktan aciz bir varlık kipi çevresinde örgütlenmiş olan kapitalizm, anlamlı yaşamın benliğin maksimizasyonu olduğunu bildirerek bu olanaklarını tahakküm yerine alır. Yazara göre, tinselliği bu cendereden sadece yeniden açılması gereken bir sosyalizm projesi kurtarılabilir. Bu proje de kökleri Stalin, Mao gibi sosyalizm adına, tinselliğin önkoşulu olan özgürlüğü boğanlarda değil, gerçek devrimcinin olağanüstü bir korunma yeteneğine sahip olması konusunda ısrar eden Che gibilerde bulacaktır. Tarih ve Tin “zor” değil, “zorlu” bir kitap. Tinden uzaklaşmış modern/postmodern toplumlarda ya özgürlüksüz ya da “ruhsuz” hayatlar yaşama çıkmazını aşmak isteyen ve düşünmekten korkmayan ciddi okura büyük bir heyecan coşkulu sanıyoruz.Tanıtım Metni