Gurur Evi

Percival Ford ise tüm bunlardan yalnızca hoşnutsuzluk duyuyordu. Kadının aşk dolu kahkahası, beyaz holoku'nun üzerinde başını yastık gibi sallayan dümenci, sahilde yürüyen çiftler, dans eden subaylar ve kadınlar, aşk şarkıları söyleyen şarkıcıların sesleri ve hau ağacının altında onlarla birlikte şarkı söyleyen kardeşi onu sinirlendiriyordu. Özellikle gülen kadın onu sinirlendiriyordu. Aklına tuhaf bir düşünce geldi. Isaac Ford'un oğluydu ve Isaac Ford'un başına gelenler onun da başına gelebilirdi. Bu düşünceyle yanaklarında hafif bir kızarma hissetti ve keskin bir utanç duygusu hissetti. Kanındakiler onu dehşete düşürdü. Sanki babasının cüzzamlı olduğunu ve kendi kanının da o korkunç hastalığın lekesini taşıyabileceğini aniden öğrenmiş gibiydi. Isaac Ford, Tanrı'nın sert askeri, yaşlı ikiyüzlü! Onunla herhangi bir sahil gezgini arasında ne fark vardı ki? Percival Ford'un inşa ettiği gurur evi kulaklarının dibinde yıkılıyordu.