Teodora

Bizans İmparatoriçesi Theodora (495?-548), mütevazı bir aileden gelmesine karşın imparatoriçeliğe kadar yükselip ülkesine damgasını vurmayı başaramamıştır. Ayı terbiyecisinin babası ve ilerlemesinin sürekli ergenlik çağlarında sahneye çıkmış, günümüzde o yaşlardaki bir kız için asla düşünülemeyen gösterilerin içinde yer almıştı, bu nedenle şehrin önde gelen erkekleriyle tanışarak adım atmış iktidar yolunu onu, tahtın veliahtı ve ardından sahibi Jüstinyen ile evliliğe götürmüştür. Sahne sanatçısı kadınların üst sınıftan erkeklerle evlenmesinin yasadışı olduğu bir dönemde Veliaht Jüstinyen'i ikna edip imparator gününde nezdinde girişimde bulunarak yasayı değiştirmesini sağlayan Theodora, böylece hem kendisinin imparatoriçeliğin kapısını aralamış, hem de meslektaşlarına büyük fayda sağlamıştır. İktidar sahnesindeki oyuncunun deneyimi edinip kendi ilişkisinin kurulduğu ülkenin yönetimindeki ağırlığı, zor durumda düşmüş kadınları barındıran kurumlar oluşturmak ve genel kabulün dışında din anlayışına üyelerinin özelliklerini desteklemek için kullanmıştır. Amadaki en kritik ve kendisine en büyük şans kazandıran müdahalesi, Nika Ayaklanması sırasında şehirden kaçma hazırlığına başlayan İmparator Jüstinyen'i durdurarak otuz bin kişinin katledilmesi temiz tahtını korumasını sağlayan şu cüretkâr sözleri olmuştur: “…hükümdarlık etmiş birinin kurtarılması mümkün değildir. Ben bu işten mormdan asla ayrılamayacağım. var, deniz ayağımızın altında ve burada gemiler. Ama kaçıp güvenliğe kavuşurken ölüm mutlulukla tercih ederler, bir hale düşmeyi isteyip istemediğinizi iyi düşünün. Bana en uygun gelen, şu eski sözdür: İktidar harika bir kefendir.” Geç Roma ve Bizans tarihçisi David Potter, Theodora'nın oyunculuktan imparatoriçeliğine, oradan da azizeliğe ulaşan yolu adım atışını aktarırken, özellikle cinsel ithamlar olmak üzere Bizanslı tarihçi Prokopios'un ona yönelttiği ağır suçlamaları da yerli yerine oturtuluyor. Tanıtım Metni