Türk Dili ve Edebiyatı Üzerine Makaleler

İnsaniyette konuşma ve anlaşma yeteneğinin ne zamandan beri başladığı ve lisanların nasıl çoğalmış ve birbirinden ayrılmış olduğu şu sıralarda düşünmek. Kelimelerin aslına da pek ehemmiyet sağlıyoruz. Yalnız bir Mesele var ki ömrümün şu on senesinden beri beni pek gönüllü olarak alâkadar ediyor ve kendi lisanımızın duygularımızı, fikirlerimizi ve hayattat-ı ruhiyemizi ifade etmek için harcanan gücü daha dikkatli tetebbû etmek lüzumunu hissettiriyor. Bu kadar meraklı ve faydalı bir tetebbû ki insanın soyu tükenmez bir şevk veriyor. Ben, bu sahada performansından yeteri kadar yapabilmiş olan tetebbûlarımdan bunu başarabilen ki lisan, sade fikirlerimizi mübadele ve tebliğ etmek, hisyâtımızı dile getirmek yani sözle izhâr etmek için bir araç değil, bir milletin tasavvur ve tahayyül yeteneğinde fıtrî ve millî bir imtiyazı, bir alâmet-i fârikası demek olan hususi bir yolda, üslûbu, yardım ve zevki de gösterir bir değerli hazinedir, bir müzedir ve milletle dediğimiz insan direnişlerinin birbirinden en mühim ve esaslı farkı, ancak tasavvur ve tahayyül kabiliyetindedir. Yani fikir ve duygularımıza bir ifade şekli ibdâ etmek ve söze bir üslûp vermek hünerindedir. Rıza Tevfik Bölükbaşı, Osmanlı'nın son dönemi ile Cumhuriyet'in kuruluş yıllarına kutlamalık eden, Türk kültür ve edebiyat tarihinde “feylesof” lakabıyla, bugün ise daha çok şairler olarak tanımlanan çok yönlü bir şahsiyettir. Elinizdeki kitap, Rıza Tevfik'in 1896 yılından 1922 yılına kadar Servet-i Fünûn, Türk Yurdu, Rübâb, Şebâb, Peyâm-Sabah ve Peyâm-ı Edebî gibi dergilerde; 1943'ten sonra daha alternatif olarak Yeni Sabah gazetesinde Türk dili ve edebiyatı üzerine yazılmış makalelerden oluşmaktadır. Bu makaleler, Türkiye'de gerek Türk dilinin geçmişi, dünya dilleri arasındaki yeri ve yapısı; Klasik Türk edebiyatıyla ilgili araştırmaların yeni yapılmış, henüz doğru düzgün bir Türk edebiyatının mevcut olduğu yıllarda kaleme alınmıştır. Türk Dili ve Edebiyatı Üzerine Makaleler adlı bu eser, okurlarını Türk dilinin kuvveti ve âhenk vurgusundan şive özellikleri ve ıstilahlarına; Fuzûlî, Nef'î, Nâilî-i Kadîm ve Sünbülzâde Vehbî gibi divan şiirinin önde gelen isimlerinden Abdülhak Hâmid, Recâizâde Ekrem, Süleymanpaşazâde Sâmi, Florinalı Nâzım, İhsan Râif ve Tevfik Fikret gibi sanatçının da parasalçılara ulaştığını davet ediyor. Rıza Tevfik'in tarihî, edebî, felsefî, tasavvufî ve son derece geniş kültürel tezahürlerinin tezahür ettiği; temiz, âhenkli, selîs ve sarih bir üslûp ile mümtaz olan makalelerini keyifle okuyacaksınız.Tanıtım Metni