Türk Romanında Kimlik İnşası (1908-1923)
Türk Romanında Kimlik İnşası (1908-1923)
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Bireyin ve toplumun kendini tanımlamaları, kimlik ve anlamlandırma biçimi olan kimlik; Yaşanan coğrafyaya, bağlı olunan milliyete, medeniyet dairesine, dönemin siyasi, sosyal ve ekonomik şartlarına, bireysel kişiliğine, cinsiyetine, inancına göre şekillenerek yardımlaşma problemlerini çözer. Kimlik; insanın karakterini, hayata bakış açısını ve vizyonunu şekillendiren temel kavramdır.Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemi olan İkinci Meşrutiyet Dönemi; Savaşlara, değişimlere, dönüşümlere, kırılmalara, yıkımlara ve yeniden doğuşa sahne olan bir dönemdir. Yeniden doğuş, doku uyuşmazlığının yaşanması eski bölümleri bir kenara ayrılan yeni bir kişiliklerle şekillenecek kişiliği benimsemekle mümkündür. Dönemin aydınları, devleti kurtarmak adına çeşitli kimlik önerilerinde bulunur. İkinci Meşrutiyet Dönemi aydınlarının kimlik arayışı, romanlar üzerinden okunabilir. Bu dönemde kimlik inşasına yön veren ana fikir Türkçülüktür. Yaşam alanında millî kaynaklara yönelmeyi ve yerlileşmeyi amaçlayan, millî değerler, öze dönüşlülük esas alan yeni bir tavırla, yeni bir kimlik önerilerinde bulunan sanatçılar; Batı'daki gelişmeler ve Türk toplumunun var oluş değerleri göz önünde bulundurarak sentezleyici bir yaklaşımla, kimlik inşası süreci boyunca yol gösterir. Yazarların dile, tarihe, soya, din, yaşam biçimine, ötekine, taşraya, merkeze, eğitim ve kadın konularına yaklaşımları; benimsenen, arzulanan kimi zaman da eleştirilen kimlik modelleri hakkında fikir verir. Romanlarda millî, çağa ayak uyduran, modern, düşünen, sorgulayan, güçlü bir karaktere ve iradeye sahip “yeni insan” modeli üzerinde durulur. Söz konusu model, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasına engel olamasa da Cumhuriyet'in kuruluş formülüne sirayet eder ve küllerinden yeniden doğan Türklerin yeni yeteneğe zemin hazırlar.Tanıtım Metni
Paylaşmak
