Türk Sanatının Büyük Ustaları 8 Nazmi Ziya

Fatih Sultan Mehmed'in hocası Molla Güranî'nin soyundan gelen Nazmi Ziya, ilk resim eğitimini amcası Binbaşı Hasip'ten almıştı. Oğlunun ressam olmasını istemeyen Mehmet Ziya Bey'in binbaşı kardeşi ile Nazmi Ziya'nın bu sanatsal bağını bulup yanlış onları uzaklaştırması, genç resim heveslisini bir süre dizginlemişti. Mekteb-i Mülkiye-i Şahâne'den mezun olan Nazmi Ziya, o dönemde babasını kaybetmişince resim tutkusunun peşine düşerek Sanâyi-i Nefîse Mektebi'ne yaptırmış ve böylece Türk resim dünyasının önemli kişiliklerinden biri haline gelecek yeni bir hayatın ilk adımını atmıştı. Salvatore Valéri, Warnia Zarzecki, Hoca Ali Rıza gibi ressamlardan eğitim alan Nazmi Ziya, İstanbul'a geldiği dönemde Sanâyi-i Nefîse Mektebi'ni de ziyaret eden Paul Signac'ın dikkatini dağıtan eserler üretmişti. Nitekim ertesi gün Paris'te sanat eğitimine başladı, memleketine döndükten sonra 1914 yılında Türk resim sanatı Kuşağı olarak tanınan ressam grubu arasında yer aldı. Bir ressamın en büyük ustasının doğasına inanan Nazmi Ziya, manzara resimleriyle özgün bir resim dili geliştirmişti. Cumhuriyet'in ilanından sonra Sanâyi-i Nefîse Mektebi'nin müdürlüğü de yapmış, yapıtlarıyla Türk resminin modernleşmeye katkıları sağlanmıştır. “Türk Sanatının Büyük Ustaları”nın sekizinci kitabı Nazmi Ziya, resim heyecanıyla dolu bir çocuğun bir ülkesindeki önemli ressamlardan ve eğitmenlerden biri haline gelip dek geçen dönemde yaşadıklarına ışık tutuyor. Tarihi bir toplumsal bakışın ve Cumhuriyet reformlarının simgesi olan Taksim Meydanı adlı eserle geniş kitlelerce bilinen Nazmi Ziya'nın gerek şahsi yaşamına ilişkin olarak dönemin sosyal dönemlerine değinen kitap, okura dönemin toplum ve kişisel algısının değişimini resimler üzerinden gözlemlemeye dair ipuçları veriyor. Tanıtım Metni