Türkiye'de Kadın Özgürlüğü Ve Feminizm (1908-1935)

Türkiye'de feminizmin yüz yılı aşkın bir geçmişi var. Kadın özgürlüğünün 20. yüzyılın ilk yarısında Türkiye'de toplumsal tüketimin ana birikimi oluştu. 1908 Jön Türk Devrimi'yle birlikte gelen uluslaşmadan laikliğe, temel dönüşümlerin çoğu doğrudan doğrudan ilgileniyordu. “Hürriyetin İlânı” kadına özgürlük mücadelesinin yolunu açmıştı. Böylece Cihan Harbi ertesi gün, feminizmle ilgili kadın-erkek eşitliğinin simgesi değişti. Kamusal alanda hale görünen kadın “özneleşiyor”, kendine özgü bir kimlik kazanıyordu. Ancak geleneksel gelenekseller ve dünyanın kültür kodları sorgulanırken, her yıl aşkın savaşlarda var olan kadın yaşamının özelda çok uzun sürdüler. Fuhuş ve intiharın başlaması gereken temel sorunlardı. Cumhuriyet'in laik düzeni ve Medeni Kanun kadına özlemini vardı eşit statüyü sağladı. Türk kadının birçok Batıda kalmasının seçmesinden önce ve özgürce elde etmesi dış dünyada da yankı buldu. Nitekim 1935 Uluslararası Kadınlar Kongresi'nin İstanbul'da yaptıklarının hepsi vardı. Zafer Toprak, Türkiye'de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm'de özgün kaynaklara dayanarak kadının 1908-1935 arasındaki ilk dönem özgürlük mücadelesini ve elde edilebilirlerini anlatırken, “Sonuç” bölümünde de 1965'te etkinleşen ikinci dalga feminizmi ele geçiyor. Prof. Dr. Zafer Toprak Boğaziçi Üniversitesi Emeritüs Öğretim Üyesidir. Tanıtım Metni