Üç Nesil Üç Hayat

Cadıbostanı, yani şimdiki Caddebostanı... O anda, haftada bir kez İstanbul'dan kalkan, yandan çarklı, bir ufacık vapur, muayyen kırılmaya uğraya İzmit'e kadar gider. Fakat hiçbir yerde iskele, rıhtım yoktur; durur, vapura kayıklar yanaşır ve müşterilerle eşya uzak bir yolculukta olduğu gibi zorluklarla, bağrışa açık bir şekilde çıkışa çıkar. Cadıbostanı bu duraklardan biridir ve hakikaten bir bostandan başka bir yer değildir. Etrafgöz alabildiğine yalnız bağ ve bağlar ortada tek tük köşkler. Köşkler ya aşıboyalı, yahut kaplamaları siyahlaşmış, boyasızdır. Biricik yol, yine Bağdat Caddesi'dir; ama eski usul, iri iri kaldırımları taşlarıyla sınırları. Bugünkü çeşmeler yine yerli yerinde: Ayrılık, Selami, Çatal ve Bostancı çeşmeleri... -Refik Halid Karay- Refik Halid Karay, Üç Nesil Üç Hayat'ta okuru Abdülaziz, II. Abdülhamit ve Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki İstanbul'a yöneliyor; Yemek sofralarından, ramazanlardan, kadınlardan erkeklere kadar pek çok sosyal öğeyi gözlemleyen gazetecilik kalemiyle anlatırken, yakın tarihin günlük olaylarını, kültürel dönüşümlerini renkli, mizahi ve son derece keyifli bir üslupla gözlerin önüne seriyor.Tanıtım Metni