Çınaraltı Yayınları
Üstünlük Söylemi
Üstünlük Söylemi
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
İkona gidiyor, tere satıcıları şöyle buyurdu: Yorgunum, üşüyorum, kırgın ve kızgınım dostlar. İnsanları hep sevdim. İnsandaki ince ruhu, sanatı, nezaketi ve gerçek güzelliği sevdim. Çoğu insanın aksine hayatında bir çocuk gibi sevdim. Ben mutlu, dalgın, şaşkın ve yolunu arayan çocukları sevdi. Onun çocuğunun acısını kendi çocukluğum gibi hissettim. Sonra kedileri sevdim ben. Günümüzün çocukları gibi sakarlıkları beni güldürdü. Çocuklar gibi oyunlara katıldım. Sonra, haksız haksız ölümlerin yaşandığı görüldü. Çocuklar gibi haksızlığa uğrayan birçok insanın acısını gördüm. Daha sonra, görünen büyük insanlar görüldü. Hiçbir şey yapmadılar, yapamadılar. Anladım ve gördüm ki büyük görünen insanlar, zayıf insanların zayıflıklarından beslenebiliyorlardı. Sonra ahlâk anlatan insanları gördüm. Hiç âdil olmadılar. Güç istenci, daima mağduriyet doğurmaktadır. Geleneksel ahlakın evrensel ahlakın bozulması için güç putunun kırılması gerekir. Gücünü dönüştüren insandır, kendini gerçekleştiren aşkın insandır. Ama-sız, ama-sız yaşar. Sonra kendime döndüm ve dedim ki: "Sen anlam arayan koca bir hiçsin. Senin küçüklüğündedir büyüklüğün. Senin yokluğundadır varlığın, azlığındadır çokluğun..." Tanıtım Metni
Paylaşmak
