Yanimda Kal

Yürüyüşe çıkmış gibi değil de belli bir yere ulaşmaya çalışarak hızla yürüdüğümü fark ediyorum. Demirciler Çarşısı'na yaklaşmışım. Bir an sırasında bunun ne anlama gelebileceğini düşünüyorum. Ayaklarım neden beni buraya sürükledi? Yıkılan ve yerine yenilenen evlerin yıkılmayı bekleyen evlerin bir arada bulunduğu sokağın başında duruyorum. Yıkılmayı bekleyen evlerin harap olarak saklanması geçmişte kalan uzatılmış sızlayan ince bir damar gibi. Duvarda yürüyerek bizim aile adım atmaya başlayan çocuklara öğretildiği ilk kuraldır. Duvarın parçalarının çarşıya giriyorum. Eylem Ata Güleç'in üçüncü öykü kitabı Yanımda Kal, okuru etkisi ömrü boyunca uzanan bağların oluşturduğu bir saklambaç oyununa davet ediyor. Oyun, kendi dünyasında, sporda çiçek açanların uyumsuzlukları, ritimde tökezlemelerini, düşmelerini ve birbirleriyle sarılarak yeniden kalkmalarını takip ediyor. Eylem Ata Güleç'in yazısını duvarların ötesinden gözlerle bakan kertenkelelerde, içine saklanan aynalı dolaplarda, iğde ağaçlarının altında kalanlarıyla güçleniyor. Tanıtım Metni