Yargı Günü

Chuck Palahniuk deyince akıllara ilk olarak tartışmasız Dövüş Kulübü geliyor; Yazarın bu kült eserde yaptığı ve uğruna uğraştığı şeyin çok daha kapsamlısını, çok daha başarılısını ve çok daha fazlasını istiyorsanız, bu hiç şüphesiz bir Yargı Günü olacak. Kendini beğenmiş, bunak siyasetçiler, artan genç erkek nüfusu için kötü bir kader planlıyor. İşçi sınıfları, soyluları saklanmanın hayalini kuruyor. Üniversitelerdeki profesörler yalnızca kasvet ve buhran dolu bir gelecek talep edilen teoriler öne çıkıyor. Ayların dört bir yanında hareket etmeye başlayan öfkeli adamlar, bu kişilere ve daha fazlasına karşı örgütleniyor, plan yapıyor ve başarı sınavları için benzer düşüncelere sahip yoldaşlarla işe koyuluyor. Bu adamlar sadece çok güvendikleri kişilerin Yargı Günü'nün yaklaştığını haber veriyor. Yabancılarla konuşmuyorlar. Bir de bu uğurda sağlanan, parça niteliğindeki Yargı Günü adlı kitapta yer alan emirleri ezberliyorlar. Hesaplaşma günü için hazırlanıyorlar. Bir yandan da ölmeyi hak den kişinin (profesörler, sanatçılar, gazeteciler, akademisyenler vs.) bir listesini yapıyorlar. Chuck Palahniuk, Yargı Günü'yle yine en iyi yaptığı işi yapıyor ve toplumdaki saçmalıkları ve aksaklıkları neşeli bir şekilde sarkastik bir dille eşeliyor, bunu yaparken de siz kitabı yerden atıp ondan uzaklaşmadan önce sizi ne kadar zor yapabileceğinizi görmek istiyor. Sahi, ne kadar dayanabileceksiniz? Tanıtım Metni