Yarım Kalan Aşk

Düzceyolu bana göründü. Ev arkadaşım Erol'un ablası Ülker ile eniştesi Zekai, Düzce Lisesi'nde öğretmenlik yapıyorlardı. O kış zorlu geçmekti. Zira evimiz kaloriferli olduğu halde yakıt bulmakta zorlanıyorken bulamıyor. Biz de salona bir patpat kurmuştuk. Patpat soba ile bulduğumuz üç beş çeki (1 çeki: 225,789 kg.) odunla ısınmaya çalışmıyordu. Ama sıcaklık mümkün değildi. Erol Ceyhan'ın durumumu ablasına ve eniştesine anlatmıştı. Onlar da bize gelsin demişlerdi. Atladım, Düzce'ye gittim. Düzce'nin evleri dışındaydı. Odanın birini bana vermişlerdi. Bulundukları yerde odun bol, yeme içme yönleri de rahattım. Odada ders çalışırken evin çocukları Emre ve Alev kapısının altından bana, “Biraz benimle oynarsın” diye değil atıyorlardı. Zaman içinde, çalışmama ara olduğu zamanlarda, sistematik olarak uygulanırdım. Çalışma programını kendim yaptım. Şubat'ın ilk haftasında döndüğüm için İstanbul'a gitmiştim. Şubat 1980 döneminde dokuz dersten geçtim. Bu dönem öğrencilik dönemim içinde en verimli dönem oldu. 8 Şubat ile 12 Mart arası sınav dönemiydi. Bu dönemde dokuz dersten geçmişim. Tanıtım Metni